Ara verme anlamına gelen “mola” ile belirli bir süre etkin olan toplumsal beğeni anlamına gelen “modanın” aslında tek ortak noktaları kelimelerinin ses benzerliği değil… Bu sayfalarda; soluksuz koştuğumuz hayatımıza kısa bir “mola” verirken; en beğendiklerimizi, nam-ı diğer en “modayı” yanı başımıza alıyoruz.

Ara verme anlamına gelen mola ile belirli bir süre etkin olan toplumsal beğeni anlamına gelen modanın aslında tek ortak noktaları kelimelerinin ses benzerliği değil…

Bu sayfalarda; soluksuz koştuğumuz hayatımıza kısa bir mola verirken; en beğendiklerimizi, nam-ı diğer en modayı yanı başımıza alıyoruz.

2020 yılını umutla karşıladığımız günler çok geçmeden dünyamız kötü haberlerle sarsılırken adeta insanlık da bir nevi en büyük sınavlarından birini vermeye devam ediyor.

Her şeye rağmen, her zaman yüzümüzü umut ışığına döndürmeli ve hayat tecrübesine sahip tarihçilerin, yazarların, bilim adamlarının sözlerini yeniden değerlendirmek üzere kimi zaman yeniden hatırlamalıyız.

Örneğin; edebiyat dalında Nobel Ödüllü Şilili yazar Pablo Neruda, Nazım Hikmet ile ilgili “Onun yanında biz şair bile olamayız” diyecek kadar mütevazı olsa da kendisinin dizelerine kulak verebiliriz:

Bütün çiçekleri koparabilirsiniz ama baharın gelişini engelleyemezsiniz.”

Öyleyse baharın gelişini karşılayan Mart ayında, güzel mola durakları ve iyi hissettiren moda notları için yol almaya hazır mıyız?

 

Mola:

Her yıl takvimler Mart ayının 8’ini gösterdiğinde; kimi ülkelerde resmî tatil, kimi ülkelerde protesto günü, kimi ülkelerde ise kadınlığın kutsandığı gün olarak “Dünya Kadınlar Günü” deyim yerindeyse kutlanır.

Maalesef, yine de bazı yerlerde bu özel gün görmezden gelinir.

İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmak olarak BM tarafından tanımlanan bu özel gün 1975 yılında resmen kabul edilmiştir.

Siz de 8 Mart öncesi ya da sonrasında -fark etmez, bu özel güne farkındalığınızı arttırmak adına, kadınların cesur olmaları için teşvik edici her türlü ‘farkındalık etkinlikleri’ni en kolay, sosyal medya üzerinden takip edebilirsiniz.

Ne kadar rastlantıdır ki; Mart ayına denk düşen Yahudi Bayramı Purim’de de Ester isimli genç bir kadının cesareti kutlanmaktadır. 2500 sene önce Yahudilerin Pers Kralı tarafından yok edilmekten kurtulmaları, Kraliçe Ester’in, Kralı ikna etmesi sayesinde olmuştur. Bu kurtuluş şerefine kutlanan Purim Bayramı ile, tüm kadınların tıpkı Ester gibi yolunu takip etmesi, susmayarak ve hatta ses çıkararak kötülüklere karşı gelebileceği hatırlanır. Bu dersi özümseyen, kadınların sesine kulak veren toplumlar da böylece ilerlemek üzere adım atar.

 

Mola:

Perdenin asla kapanmadığı tiyatro dünyasının, seyirciler ile bir araya getirici gücünü kutlamak adına 1961 yılından beri 27 Mart’ta Dünya Tiyatro Günü kutlanır.

Size Mart ayında Craft Tiyatro’nun sahneye aldığı tek perdede soluksuz izleyeceğiniz bir tiyatro oyunundan bahsetmek isterim: Fotoğraf 51, DNA, x-ışınları, fosfatlar ve hırslı bir yarışın ortasında ‘yaşamın sırrını’ bulmaya çalışan bir grup bilim insanını anlatıyor. Bunu yaparken de insanı kusurlu kılan özellikleri, denklemin parçası haline getiriyor. Başrolünde, oyuncu Funda Eryiğit 2019 yılında birçok ödülün yanı sıra 23. Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödüllerinde - Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu ödülünü almıştır.

Kadıköy’de bulunan Craft Tiyatrosu’na oyunun başlama saatinden erken giderseniz bahçesinde ağaç altında keyifli bir kahve içerek kendinizi oyunun muhteşem kurgusuna da hazırlayabilirsiniz.

 

Moda:

E-posta ve mesaj trafiğine yetişemediğimiz bu günlerde kaliteli içeriklere ulaşmanın ne kadar zor olduğunun farkındayız. Özellikle son günlerde ‘abonelikten çıkma’ talebinde olduğum birçok eposta gönderimi yapan kuruluşlar var. Tam da böyle bir dijital bahar temizliği yaptığım günlerden bir gün “Başlangıç Noktası” ile tanıştım.

Manifestolarını “Olumlu ve olumsuz yanlarıyla internetin, gelecek kuşakların yaşantılarının ayrılmaz bir parçası olacağına inanarak” açıklayan bir grup genç girişimcinin oluşumunun ebültenine siz de abone olarak hayatınızda dijital teknolojiler farkındalık yaratabilirsiniz.

Eğitim alanında geleceğin sorunlarına çözüm aramayı da amaç edinmiş Başlangıç Noktası (BN), 2019 yılının başından bu yana farklı konularda oluşturduğu iş birlikleri ile her hafta salı günleri teknoloji, sosyoloji, ekonomi ve ekoloji alanlarında KonuŞu isimli konuşma platformu düzenliyor. Ayrıntılı bilgi için web sitesini ziyaret etmenizi öneririm.

 

Mola:

UNESCO, dil çeşitliliğini kutlamak adına 21 Mart gününü Dünya Şiir Günü olarak 1999 yılında ilan etmiştir. Dünya Şiir Günü’nün amacı, “farkındalık yaratmak ve ulusal, evrensel, bölgesel şiir hareketlerine taze bir enerji sağlamak” olarak nitelendirilse de, şiirin hem şaire, hem okuyucusuna, hem de dinleyicisinde bambaşka his uyandırdığına eminiz.
Size; Türk Edebiyatında yer etmiş önemli bir şairden, Bedri Rahmi Eyüboğlu’ndan bahsederek bu anlamlı günün anısına yaşadığı evi ziyaret etmenizi öneririm.
Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun Kalamış’taki evi, Eyüboğlu ailesinin sahip çıkmasıyla, yazma sanatının sürdürüldüğü bir atölye olarak da konuklarını ağırlıyor.
1958’de mimar Turgut Cansever’in yaptığı evde; duvarlarda Bedri Rahmi Eyüboğlu’na ve eşi Eren Hanım’a ait eskizler, tablolar, Bedri Rahmi’nin Güzel Sanatlar Akademisi diploması, Yahya Kemal’in imzaladığı bir fotoğraf; sehpaların üzerinde seramik işleri, Mehmet Eyüboğlu’nun biriktirdiği deniz kabukları, örtüler yer alıyor.

Siz de ziyaretinizi planlamak isterseniz Instagram hesabı üzerinden aile ile iletişime geçerek randevu alabilirsiniz. (Instagram: bedrirahmieyubogluev)

 

Moda:

Baharın ilk aylarında hem lezzetli, hem sağlıklı, hem de doyurucu tarifler arayışındaysanız, sizinle özellikle mart ayında tazecik olan mucizevi karnabahardan hazırlanabilecek kısır tarifini paylaşmak istiyorum.

Karnabahar mucizevi bir sebzedir çünkü; çok iyi bir lif kaynağıdır ve midede kapladığı hacimle doygunluk oluşturur. Aynı zamanda C vitamini ve Folik asit açısından da zengindir ve bağışıklık sistemini iyileştirir.

İşte size Farsça “ilkbahar lahanası” deyiminden alıntı olan “karnabaharı” ailenize bu bahar ayında sevdirecek hızlı Kısır tarifi:

Karnabaharı yıkadıktan sonra elinizle parçalayarak çiğ halde robottan geçirin. Tavaya 1 tatlı kaşığı zeytinyağı koyarak karnabaharları hafifçe kavurun. Tuz ve domates ya da biber püresi varsa doğal salça ilave ederek 2 dakika daha kavurun. Karnabahar soğurken, dilediğiniz tazecik yeşillikleri, özellikle maydanozu, yeşilbiberi, taze soğanı ince ince doğrayın. Dilerseniz bir domates de ekleyin. Karışımı karnabahara ekleyerek zeytinyağı, limon, sirke ve nar ekşisini dilediğiniz ölçüde harmanlayarak servis yapın ve afiyetle şifanız için yiyin…

 

Moda:

Bana göre artık “keşmekeş” olan Beyoğlu’nu ziyaret etmek zorunda olduğum bir cumartesi günü, Çukurcuma’da karşıma adeta bir vaha olan MÜZ çıktı.

Doğayı günlük yaşama taşıyan fikirler ve tasarımlar üretmek için kurulan Müz, botanik ve kafe hizmetini bir arada sunuyor.

Botanik mağazasında teraryumlardan, saksılara, bahçe aletlerinden, kitaplara kadar geniş bir seçkiyle karşılaşabilirsiniz.

Dükkânın ortasında “community table” denilen uzun ahşap bir masa ve sokağa bakan pencere kenarında da bir bar ile birkaç bar taburesi bulunuyor. Kafe alanında sıra dışı bitkiler, yalın malzemeler ve doğal objeler gözünüze çarparken fondaki hafiften bir caz müziği kulağınızı okşuyor.

Alt kat ise bitki meraklılarına atölye çalışmaları için kullanılıyor. Teraryum çalışmalarına sizde dâhil olabilirsiniz.

Çukurcuma-Galatasaray dolaylarında bir kahve molası için ilham perisi anlamına gelen Müz’de keyifli vakit geçirmenizi öneririm.

 

Mola:

Ara verme anlamına gelen mola ile belirli bir süre etkin olan toplumsal beğeni anlamına gelen modanın aslında tek ortak noktaları kelimelerinin ses benzerliği değil…

Bu sayfalarda; soluksuz koştuğumuz hayatımıza kısa bir mola verirken; en beğendiklerimizi, nam-ı diğer en modayı yanı başımıza alıyoruz.

Takvimler 21’ini gösterdiğinde coğrafya dersimizin vazgeçilmesi “ekinoksu” karşılayacağız.

Ekinoks’un, İngilizce bir terim olan “Equinox’tan” geldiğini biliyor muydunuz?

Eve, Equal Night yani eşit gece demektir. Aynı zamanda kelime olarak kökeni Latince olan “Aequinoctium” anlamına gelmektedir. “Aequi” eşit demektir, “noct” ise gece kelimesine dayanır. Bu iki sözcüğün birleşiminden aequinoctium yanı Ekinoks meydana gelir.

Siz de bu günü zamanın eşitlenmesi, bir nevi sıfırlanması gibi hayal edebilirsiniz.

Yılda sonbahar ve ilkbahar olmak üzere iki kere yaşanan ekinoksta ne yapılır derseniz, buyrun size çok eskilerden bazı tavsiyeler:

*Ekinoksun hayatımızda önemli değişikliklere sebep olacağına inanıldığından, olumlu kararlar ve hatta âşık olmak için en uygun zamandır. 

*Doğayla bütünleşmek için elinizden geleni yapın, kısacası doğa yürüyüşü ya da piknik için ideal zamanı yakaladınız.

*Ekinokslarda sevdiklerinize armağan alarak pozitif enerjiyi paylaşmanız faydalı olacaktır.

*Mümkün olduğunca hayaller kurun ve hayallerinizi yazın. Zira ekinoksta tutulan dileklerin kabul olacağına inanılır. 

*Güneşin doğduğu yöne yüzünüzü dönmek yeni hayatınızda size enerji saçacaktır. Sabah güneşin doğuşunu selamlamak için erken uyanın.

 

Yani Mart ayında; gerekirse az koşturalım bol dinlenelim, az konuşalım ama çok dinleyelim… En çok da doğaya kulak verelim, gözümüzü ve gönlümüzü bu yönde açalım.

Pes etmeyelim, durup düşünelim, gerekirse bahar rehavetinin keyfiyle bir mola verelim, bazen de planlarımıza … koyalım ve durup maviye bakalım ki bunu da sevdiklerimizle paylaşalım…

Tıpkı Nazım Hikmet’in dediği gibi;

Sakın unutma gökyüzüne bakmayı
Gökyüzü senindir
Gökyüzü herkesindir…

 

Kalpten Sevgiyle…