Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi keman virtüözlerinden birisi olarak tanınan ve uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda solist ve başkemancı olarak görev yapan Suna Kan, 11 Haziran Pazar günü 87 yaşında hayatını kaybetti.

21 Ekim 1936 yılında, Adana’da dünyaya gelen Suna Kan’ın babası Nuri Kan da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Viyola sanatçısıydı. Henüz 5 yaşındayken babasından keman öğrenmeye başlayan Suna Kan daha sonra aile dostları Hulusi Karsel’den de keman dersleri almıştı.



İlk resitalini 18 Nisan 1946’da, 10 yaşındayken, Ankara Devlet Konservatuarı’nın konser salonunda veren sanatçı, Mozart'ın 5. Keman Konçertosunu seslendirdiği bu resitalin ardından “Harika Çocuk” olarak anılmaya başladı. 1948’de isme özel olarak çıkarılan “İdil Biret ve Suna Kan’ın yabancı memleketlere müzik tahsiline gönderilmesine dair kanun” (Harika Çocuk Yasası) ile yurt dışında öğrenim görmek için devlet bursu aldı.

Paris Konservatuarı’na gönderilen Suna Kan, 1952’de konservatuvarı birincilikle bitirdi. Dünyanın çeşitli yerlerinde verdiği konserlerle sayısız ödül kazanan sanatçı 1957’de yurt dışındaki eğitimini tamamlayıp yurda döndü ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası solist sanatçılığına atandı. 1960 yılında müzisyen ve müzik eleştirmeni Faruk Güvenç ile evlendi. Bu evlilik, Faruk Güvenç’in 1982’deki ölümüne kadar sürdü. 1988 yılında diplomat Halit Güvener ile evlenen Suna Kan, sefire olarak Macaristan’da da bulunmuştu.

Uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda solist ve başkemancı olarak görev yapan büyük usta, 1971’den bu yana “Devlet Sanatçısı” unvanını taşıyordu.



“Kemanın kutusunu bu dünyadan gidinceye kadar kapattım”
Mayıs 2017’de sağlık sorunları (eklem rahatsızlığı) nedeniyle uzun bir süre konser vermediğini söyleyen sanatçı, “Kemanın kutusunu şimdilik, bu dünyadan gidinceye kadar kapattım” açıklamasıyla sevenlerini üzmüştü.

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Suna Kan’ın vefatını sosyal medya hesabından, “Ülkemizin yetiştirdiği en değerli sanatçılardan biri olan ve orkestramızda 44 yıl boyunca ‘Solist Sanatçı’ unvanı ile çalışarak dünyanın dört bir yanında üstün başarılarıyla ülkemizi temsil eden Prof. Dr. Suna Kan’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Başta ailesi olmak üzere ülkemizin ve tüm sanat camiasının başı sağ olsun” ifadeleriyle duyurdu.

Devlet sanatçısı Kan’ın cenazesi, 12 Haziran Pazartesi sabahı CSO Ada Ankara Tarihi Salon’da yapılan törenin ardından Karşıyaka Mezarlığı’na defnedildi.


Suna Kan  21 Ekim 1936 - 11 Haziran 2023

Törende konuşma yapan Özden Toker, Suna Kan ve kendisi gibi özel yetenekli çocukların yurt dışına devlet bursuyla gönderilmesi için çıkarılan “Harika Çocuklar Yasası” olarak bilenen yasayı hatırlatarak, “Suna Kan, ‘harika çocuk’lardan bir tanesi değil. Suna Kan, ‘harika çocuk’ olarak bu kanunun çıkmasına vesile olan çocuğun kendisi ve o kanunu çıkaran da o zaman Cumhurbaşkanı olan babam İsmet İnönü. Babam, onun gibi yetenekli çocuklara sahip çıkılmasına, onların ileride bir yıldız gibi parlamasına vesile olan “harika çocuk yasasını” çıkaran insan. Suna Kan’a ve İdil Biret’e inandığı için bu kanun özel olarak çıktı. O ‘harika çocuklar’ın kendisi, yıldızı. Ömür boyu sanat aşklarıyla her zaman bütün dünyada parıldadılar ve her zaman anıldılar. O çok zarif, çok güzel bir çocuktu ve o çocuk bizim ailemizde büyüdü. Annemin en sevdiği çocuklarından bir tanesi oldu. Babam, konserlerini en muntazam devam ettiği, dinlediği ve her zaman hayatıyla ilgilendiği bir büyüğü oldu. İyi ki vardın. İyi ki bu güzel ailen var. İyi ki seni seviyoruz ve seni hiç unutmayacağız. Suna Kan’a teşekkür ediyorum. Her zaman var olacaksın” dedi.

Kaynak: posta.com / bbc.com / haberturk.com