Haber fotoğrafı: Teoman

Bir çiçekle bahar olmaz mı? Kim demiş? Çimlerin arasından utangaç bir edayla boyunlarını uzatan gelincikleri gördüğüm andan itibaren, bahar resmen başlamış sayılır. Bence sizler de ilkbaharın geldiğini hissedin. Farkında olarak yaşayın baharı… Güneşin altında güzel kitaplar okuyun, açık hava konserlerine bilet alın, gölgede bir masa bulun ve sevdiğiniz bir tatlı ile şımartın kendinizi güzel bir café’de, bir müze gezin ve ardından İstiklal Caddesi’nde alın soluğu. Hoş geldin gönlümün sultanı Mayıs, huzur, mutluluk, şans ve güzelliklerle gel.

Ne dinleyelim ǀ KONSER
N’apim Tabiatım Böyle, Kalbin Yok mu? İstanbul’da Sonbahar, Koma Hali, Ruhun Sarışın… diye saymaya başlasam aklınıza kim gelir? Tabii ki Teoman. Bundan birkaç yıl önce, bir süre sahnelerden uzak kalarak seyircilerini üzen, ardından ısrarlara dayanamayarak müthiş bir performansla geri dönen sanatçı, dikkat çeken şarkıları ve asla eskimeyen hitlerinden oluşan repertuarıyla 10 Mayıs akşamı Harbiye Açık Hava Sahnesi’nde hayranlarıyla buluşacak. Kariyerine 1986’da Mirage adlı grupta vokal yaparak başlayan Teoman, grubun dağılmasından sonra Mavi Sakal, Indians, Black Rose, Işığın Yansıması gibi gruplarda çalıştı ve sonra müzik kariyerine solo çalışmalarıyla devam etti. 1996 yılında Roxy Müzik Yarışması’nda söylediği ‘Ne Ekmek Ne De Su’ şarkısı, en iyi beste ödülünü alırken ‘Yollar’ şarkısı da en iyi söz ödülüne layık görüldü. Var mısınız Teoman’ın eski ve yeni şarkılarıyla coşmaya? Öyleyse biletler Passo’da.



Ne izleyelim ǀ TİYATRO
Nermin Yıldırım’ın Bavula Sığmayan adlı öykü kitabından uyarlanan, Hakan Emre Ünal’ın yönettiği ve Melisa Sözen, Ülkü Duru ile Müfit Kayacan’ın oynadığı Aile Yalanları, 2-30 Mayıs 2024 tarihleri arasında Zorlu PSM’de sahne almayı sürdürecek. Belgin, bir gece yarısı annesinden beklenmedik bir telefon alır. Apar topar memlekete giden genç kadın, burada üç kişilik bir aile bilmecesinin içine düşer. Aile cenderesinde kendi yolunu bulmaya çalışan Belgin, ömrünün sonbaharında yeni bir hayat ihtimali arayan Kamuran ve herkes mutlu olsun istedikçe kendi dahil kimsecikleri mutlu etmeyi beceremeyen Müzeyyen’in buruk ama neşeli hikâyesi. Söylenenleriyle ama en çok da söylenemeyenleriyle tam bir aile hikâyesi. Tek perdelik açık biçimli bu oyun, küçük bir aile trajedisini üç kahramanın perspektifinden anlatarak, her birinin aynı olayı nasıl bambaşka şekillerde algılayıp yaşadığını gözler önüne seriyor. İnsanın en yakınlarını bile anlamaktan aciz, onlar tarafından anlaşılmaktan mahrum oluşunun altını çiziyor.



Nereyi gezelim ǀ SANAT
İstanbul Modern’de 20 Ekim 2024 tarihine kadar ziyaret edilebilecek Fotoğrafçının Tanıklığı” sergisi, Türkiye fotoğraf tarihinin en önemli isimlerinden Ozan Sağdıç’ın (d. 1934) çalışmalarından oluşan geniş bir seçkiye ev sahipliği yapıyor. Sergi, dünyada fotoğrafın en yaygın türlerinden biri olan belgesel fotoğrafa odaklanırken aynı zamanda Türkiye’nin 1950’lerden itibaren sosyal, politik, ekonomik, kültürel ve görsel tarihine de ışık tutmayı amaçlıyor. 70 yıllık fotoğraf kariyeri süresince dönüşen Türkiye’yi pek çok açıdan kayıt altına alan Sağdıç, özellikle fotoğrafın nispeten az çekildiği dönemde ürettiği çalışmalarla, Türkiye’nin görsel belleğinin oluşumunda önemli bir rol oynuyor. Sergide yer alan seçki, ülkeye yön veren politikacılar, sanat ve edebiyatın önde gelen isimlerinin portrelerinin yanı sıra her alanda değişimin yaşandığı bu yıllarda, çalışanları, eğlenenleri, kısacası sıradan insanlarla dolu sokak hayatını hümanist bakış açısıyla yansıtan siyah beyaz ve renkli 127 fotoğraftan oluşuyor. 1950’lerden başlayarak ülkenin görsel bir panoramasını izleyiciyle buluşturan sergi, fotoğrafların üretildiği teknik ve dönemi de vintage baskılar ve Hayat dergisinden örneklerle aktarıyor.



Nereye gidelim ǀ BASKETBOL
“Basketbol” ve “Şov” kelimeleri bir arada kullanıldığında, çoğu kişinin aklına büyüleyici performansları ile tanınan Harlem Globetrotter gelir. Basketbola olan tutkularını ön plana koyarak spor tarihinde birçok ilki gerçekleştirmeyi başaran takımı canlı olarak izlemek harika olmaz mı? Harlem Globetrotters, 2024 dünya turu kapsamında 26 Mayıs Pazar akşamı saat 19.00’da Volkswagen Arena’da parkeye çıkıyor! Oyuna hazırsanız, Harlem Globetrotter yıldızları daha önce hiç sergilemedikleri bir oyunla basketbol şovlarını sizler için Volkswagen Arena’nın gerçeküstü atmosferinde sergileyecek. Biletler Biletix ve Biletinial’da satışta.

Nereye kaçalım ǀ GEZİ
Edirne’ye gittiniz mi hiç? Hazır havalar da düzelmişken, günübirlik gidebilecek kadar yakın bu güzelliği kaçırmayın. Üç Şerefeli Camii, yazılarıyla ünlü Eski Camii (Ulu Camii), Bedesten, Mimar Sinan’ın “Ustalık Eserimdir” dediği Selimiye Camii ve Arasta Çarşısı’nı gezdikten sonra, ilk durağınız Edirne Büyük Sinagogu olsun. Türkiye’nin en büyük ve Avrupa’nın üçüncü büyük sinagogu olan Edirne Büyük Sinagogu, 1905'te çıkan yangında büyük hasar görünce, II. Abdülhamit’in fermanı ile yeniden inşa edilerek 1907’nin Pesah arifesinde tekrar hizmete girdi. 1983 yılına kadar ibadete açık olan sinagog, Edirne cemaatinin göçüyle kullanılmadı ve yıkılmaya yüz tuttu. Sinagog 2010 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünün kararı ile restorasyona alındı ve 26 Mart 2015 tarihinde yeniden kullanıma açıldı. Hiç ziyaret etmediyseniz, şiddetle öneririm.



Ne deneyimleyelim ǀ RESTORAN
İstanbul’un uzun süredir heyecanla beklenen mekanlarından Sanasaryan Han, A Luxury Collection Hotel, Sirkeci’deki adresinde kapılarını açtı. Her detayı özenle hazırlanmış otel 1895 yılında inşa edilen neoklasik yapıdaki binada yer alıyor. Osmanlı dönemi mimarı Hovsep Aznavur tarafından tasarlanan ve Mıgırdiç Sanasaryan tarafından yaptırılan han, Mısır Çarşısı, Kapalı Çarşı, Sultanahmet Camii, Ayasofya ve Karaköy semti gibi kültürel cazibe merkezlerine yürüyüş mesafesinde yer alıyor. İstanbul fotoğraflarından oluşan seçkin kütüphane alanı ile özenle düzenlenmiş The Library Bar ve yerel mutfağın özgün sunumlarını yansıtan Sini Restoran otel dışından misafirleri de kabul ediyor. Mıgırdiç Sanasaryan, 1881’de Erzurum’da Sanasaryan adlı bir okul açmış ve Sirkeci’deki hanı da bu okula gelir yaratması için satın almıştı. Ermeni yetim ve fakir çocukların eğitimine katkıda bulunmayı amaçlıyordu. Güzel bir amaç uğruna alınmış, eşsiz bir bina. Deneyimlemeye değer.



Ne okuyalım ǀ KİTAP
Köy öğretmeni İhsan Kartoğlu Holden Kitap etiketi ile yayınlanan Her Şey Bir Öğretmeni Sevmekle Başlar adlı kitabında bizimle kendi deneyimlerini paylaşıyor. Çocukluğundan öğretmenliğe, öğretmenlikten şimdiye uzanan yolda başından geçen olayları trajikomik bir üslupla aktarıyor. Böylece bizi hem hisleneceğimiz hem de gülümseyeceğimiz bir yolculuğa davet ediyor. Yolculuk boyunca karşımıza pek çok durak çıkıyor: Çayeli sokakları, okul yılları, Kars’ın Okçuoğlu köyü ve birbirinden farklı, birbirinden değerli ilkokul öğrencileri… Ancak bu yol sadece çiçeklerle bezeli değil. Kartoğlu’nun çektiği çeşitli zorluklar da var. Ne var ki, atılan kahkahalar çatılan kaşlardan, tokalaşan eller sallanan parmaklardan katbekat daha fazla. Hiçbir çıkar gözetmeden kendini öğrencilerine vakfeden, gizledikleri yaptıklarından fazla olan, sosyal medyadaki paylaşımları yüzbinlerce insan tarafından takdirle karşılanan fedakâr öğretmen İhsan Kartoğlu’na kulak verin. Çünkü “Her Şey Bir Öğretmeni Sevmekle Başlar” sadece bir kitap ismi değil, o aynı zamanda bir yaşam felsefesi.