Bir doğum haritası kişinin yol haritasıdır. Kişi orada kendi ruhsal yolculuğunu yorumlayabilir. Bu durum oldukça heyecan vericidir. Kişisel olarak söylemem gerekirse ben astrolojiyle tanıştıktan sonra önyargılarımı, kendimle ilgili varsayımlarımı ya da daha açık konuşmak gerekirse kendimi tenkit ettiğim noktaları da o denli değiştirdim ki. Yaşadığımız bir çok konunun, karşımıza çıkan insanların, davranış kalıplarının, tekrar eden benzer olayların tesadüf olmadığı gerçeğiyle yüzleştim.

Tabii ki, bunlara hazır olmak gerekir. Çok derin bir yolculuk ruhun yolculuğu. Yaşamdan yaşama, bedenden bedene taşınan bir yolculuk bu. Karma astrolog olduğumdan reenkarnasyona yani yeniden doğuşa, yeniden bedenlenmeye inanıyorum. Bir amaçla bu gezegene geldiğimize inanıyorum.

Bu muhteşem Sistem, ister “İlahî Plan” diyelim, ister “Elohim” ister “God” diyelim çok düzenli ve tıkır tıkır çalışıyor. Bu şu demek; yani kimsenin hakkı kimseye geçmiyor. Yani yapılan hatalar mutlaka ödeniyor. Sergilenen yanlış davranışların bedelleri ödeniyor. Zannetmeyin ki, etrafınızda “ne kadar ballı”, “ne kadar şanslı” diye nitelendirdiğiniz kişiler tesadüfen öyle, bunu hak ettikleri için öyleler. Ama bizler tam büyük resmi göremediğimiz ve sadece küçük bir yansıması üzerinden değerlendirme yaptığımız için hemen yargılamaya başlıyoruz. “O niye şanslı, ben niye değilim” diye. Sistem öyle çalışmıyor. “Yaptığınız her hareket bilgisayara kaydediliyor” gibi düşünün.

Bunun için karma mekanizması harekete geçiyor. Ektiğini biçeceksin. Yaptığın her şey sana geri dönecek.

Astrolojide bu işi üstlenen 2 ana gezegen var. Birisi Kelos yani AY diğeri ise Karmanın Lordu olan Kronos yani SATÜRN.

Satürn
Bu iki gezegenin haritadaki konumu yani düştüğü ev ve bulunduğu burç tabii ki bize biraz fikir veriyor. Haritada iyi yerleşmiş olan Satürn (yani diğer gezegenlerle iyi açılar yapmış) bizi güçlendirip yapılandırıyor ama açıları zor olan Satürn ise bizi oldukça zorluyor. Satürn mutlaka bize hesap soruyor. Satürn’ün 14 ve 28 yıllık periyodları var ve özellikle o periyodlarda bizi büyük derslerle sınava tabi tutuyor. Kişinin yaşamında 28 yaş, 44 yaş ve 56 yaşlar oldukça önemlidir. 14 yaşlık periyodlarda da önemli olaylar yaşarız. Bu yaş aralığı 1 veya 2 sene fark gösterebilir. Satürn zodyağı, yaklaşık 29 senede dolaşır ve bir burçta ortalama olarak 2 yıl kadar kalır. Satürn’ün döngüleriyle şaka olmaz. Kaderseldir ve değiştirilemez. Satürn kişiden ciddiyet, sorumluluk, istikrar ve en önemlisi sabır bekler. Çalışırsan, yılmazsan, sebat edersen ödüller sana bu hayatta da gelebilir. Direnirsen ve hayat planında isyankâr olursan cezalar da çok olur. Bu bahsettiğim yaşlarda önemli dönemeçleri aşarız veya takılırız ya da bu dönemeçleri geçer ama birdenbire beklenmedik şekillerde olgunlaşabiliriz. Hayatımızda önemli kayıplar verebiliriz. Tutunduğumuz dallar kopabilir. Kimimiz ailemiz, kimimiz okul hayatımız, kimimiz evliliğimiz ve ilişkilerimiz, kimimiz ise sağlığımızla sınanırız. Satürn kısıtlar, geciktirir, yasaklar, geliştirir ve derinleştirir. Korkuya ve endişeye sebep verir. Ama hediyesi kişinin kendine saygısı ile birlikte özgüven, gerçek otorite ve başarı olur.

Haritamızda Satürn’ün bulunduğu burç ile ev karmamızda ve tekâmül alanımızda eksik olan yönümüzü gösterir. Eksik olduğu için de bu ana yapı bizim dünyaya geliş sebebimizdir. Satürn çok ağır, buz gibi bir etkiye sahiptir. Horoskopta natal ve transitte bulunduğu her noktada yavaşlama, duraksama ve zorlanma yaşatır. Büyüten, olgunlaştıran ve geliştiren bir gezegendir. Olumlu etkisi altında doğan tüm kavramlar çok uzun etki gösterir, yaşamımızın yönlerini belirler. Sabrı, özveriyi, kendimiz dışında bir hayat ve kafamızın içinde bir beyin olduğunu öğretir. Sorumluluk sahibi olmak, daralmak, tahammül sınırının sonuna gelmek, otoriteye karşı verdiğin tüm tepkilerle ilgilidir. Tüm sınav sorularımızın geldiği yerdir. Hatalarımızı buldukça eskimiş kalıplarımızdan, çürümüş değerlerimizden uzaklaşırız. Bulunduğu evde korku, temkin, yetersizlik, zorluk, kısıtlama vardır.

Satürn hava burçlarında yükselir. Kova, İkizler ve Terazi burcunda yerleşmiş olan Satürn iyidir. Bunun dışında kendi yönettiği burç olan Oğlak’ta da iyidir. Ama bir haritada mutlaka açılara bakılır. Satürn iyi bir evde olabilir, iyi bir burçta olabilir ama malefik bir gezegenden kare, karşıt, 150’lik açı alıyorsa zorlayıcı etkiler artar.

Gelelim AY’a...
Ay duygularımızı ifade eder. Bulunduğu ev kadersel olarak kendimizi iyi hissettiğimiz yerdir. Sürekli aya doğru çekiliriz. Ay annemizi temsil eder. Ay burcunuz neyse duygularınız da öyledir. Ay ruh tabanlı çalışır. Ay bir önceki yaşamındaki kişiliğin ana hatlarını gösterir. Bunun dışında içgüdüsel davranışları, anne korumasını, duyguların nasıl yansıtıldığını gösterir. Ay geçmişimizdeki sönük güneşimizdir. Kişiliğimizin kalıntıları buradadır. İçgüdüsel olarak nelere yöneliyoruz bunu ayımızın bulunduğu burca bakarak tespit edebiliriz. Ay burcu çok derindir. Psikolojik bir yapıdır. Çocukluğumuzda bilinçaltına ekilmiş tohumlar vardır. Anneyle olan ilişki, annenin çocuk üzerindeki etkisi ve gelecekte bu ilişkinin yönelimleri de burçla bağlantılı olarak görülür. Ay sistemden gelen enerjinin yeryüzüne derin olarak yansıyan yönüdür. Doğum haritasındaki Ay çevredeki insanların duygularına nasıl tepki verdiğimizin yanı sıra kendi duygularımızla nasıl başa çıkabildiğimizi gösterir. Örneğin ateş burcunda bulunan Ay hiddet ile tepki verirken hava burcunda ise tartışma, konuşma veya akılsal yaklaşımla tepki verir, su burcunda bulunan ay ise geri çekilerek veya duygusal taşkınlık yaparak tepki verir, toprak burcundaki ay ise sabır gösterir.

Ay çok derin ve değişkendir. Astrolojide güneşle birlikte ışıkları oluşturur. İçinde bir eskimişlik vardır. Geçmişimiz, bilinçaltımız ve kolektif alanımızla beslendiğimiz yerdir. Bizi ilk taşıyan kişi yani annemizle birebir ilintilidir. Ay bir haritada hep korunduğumuz yerdir aynı zamanda. Haritada iyi yerleşmiş bir ay bizi kazadan beladan korur. Ay hangi evdeyse o evin temsil ettiği yapıya bürünecektir. Mesela;

1. evde çok anaç olur. Duygusal mizaçlı ve değişken duygulara sahiptir. Sosyal baskılara ve kamuoyunun fikirlerine çok hassastır ve iletişimde bulunduğu kişilere çok içgüdüsel tepkiler verir. Yemeğe eğilimli olur. Yüzü güzel olur.

2. evde kontrolsüz üretme ihtiyacı fazladır. Maddi kaynaklara sahip olduğunda kendini özgüvende hisseder. Evine ve ailesine çekinmeden para harcar.

3. evde iletişim ihtiyacı çok fazladır. Çevresiyle ilgilidir. Kardeşlerine ve komşularına destek olur. Sosyal mizaçlıdır. Zihin çok aktiftir. Mantık duygulardan olumsuz etkilenir. Objektif olmakta zorlanır.

4. evde ailesine çok düşkün olur. Evi, yaşadığı alan, vatani kavramlar ön planda olur. Kökleri, atalarıyla güçlü bir bağ hisseder.

5. evde çocuklarına çok düşkün olur. Toplumda kendini ortaya çıkmayı arzu eder. Sanata düşkünlük verir. Flörtçü bir yapısı olur. Aşkta duygusal gel-gitler yaşar. Bu evde kız çocuk doğurma olasılığı fazladır.

6. evde ay varsa kişi sürekli çalışır, titizdir hep üretmek ister. İşkoliktir Evcil hayvan sahibi olmak isteyebilir. Temizlik ve sağlık takıntısı olabilir.

7. evde evlilik ve ilişkilere yönelir içgüdüsel olarak. Paylaşma ihtiyacı olur. Eşi ile ilgilenmeye ona bakıp beslemeye eğilimlidir. İlişkilerine ailesinde görmüş olduğu ebeveyn modelini taşır. Eşinden duygusal destek bulursa mutlu olur.

8. evde fantezilere ve gizli ilimlere meraklı olur. Finans konuları ilgisini çeker. Cinsellik önemlidir. Sezgileri güçlü olur. Derin araştırmalara eğilimlidir. Krizlerle dönüşüm yaşayabilir.

9. evde eğitime meraklıdır. Seyahat etmeyi, felsefi konuları, yabancı dil öğrenmeyi ister. Farklı kültürlere ilgi duyar. Aile ortamında edindiği etik değerlerle dini inançlara bağlı olur. Yurt dışında yaşayabilir.

10. evde kariyere yönelir. İşinde yükselirse güven duygusu gelişir. Etkili mevkilere ulaşabilir. Kariyerinde bayan figürlerden destek alabilir. İşinde disiplinli olur.

11. evde sosyal çevreye yönelir, toplumsaldır ve arkadaş canlısıdır. Biz duygusu fazlaca gelişmiştir. Özgür olmak ister. Devrimci yapıdadır. Gruplar içinde kendini iyi hisseder.

12. evde bilinçaltının derinliklerini keşfetmeye eğilimlidir. İnzivada yaşamaktan hoşlanır. Duygularını dışarıya pek yansıtamaz. Hassas, alıngan ve içine kapanıktır. Açıların durumuna göre anneyle ağır psikolojik sorunlar yaşamış olabilir.

Başka bir yazımda ayın burçlardaki etkilerini ve ayın fazlarını detaylı bir şekilde anlatmaya çalışacağım. Astroloji çok derin bir ilim ve yazdıkça yazacak birçok şeyin olduğunu görüyoruz. Kısacası doğum haritasındaki Satürn ve Ayı iyi yorumlarsanız bu yaşamdaki sınavlarınızın ağır mı, hafif mi olabileceğini de anlayabilmek mümkün oluyor. Yine siz siz olun bu yaşamda karma yaratmamaya çalışın, bir sonraki hayatınız daha akışta olsun. Bunu yapmak hepimizin elinde. Biraz sağduyu, biraz sevgi, biraz empati. O kadar da zor olmasa gerek.