Ara verme anlamına gelen “mola” ile belirli bir süre etkin olan toplumsal beğeni anlamına gelen “modanın” aslında tek ortak noktaları kelimelerinin ses benzerliği değil… Bu sayfalarda; soluksuz koştuğumuz hayatımıza kısa bir “mola” verirken; en beğendiklerimizi, nam-ı diğer en “modayı” yanı başımıza alıyoruz.

Sevgili okur, Nisan ayı geldiğinde havadan sudan bahsederken, akla ilk Nisan yağmurları gelse de, ben sevdiğim bir Kanada atasözü ile Nisan ayını karşılamak istiyorum.

“Nisan yağmurları, mayıs çiçeklerini getirir!”

Nisan ayını hava nasıl olursa olsun, dolu dolu, sağlıkla ve keyifle geçirmemiz için vereceğimiz kısa molalarla çiçekli renk ahenk Mayıs günlerini karşılamaya hazırız!

Mola:
Sosyal medyada gereğinden fazla vakit geçirmekten, internette karşınıza çıkan haberlere takılıp kalmaktan sıkıldıysanız, sizi bahsi geçen gürültüden uzaklaşmanızı sağlayacak yepyeni bir gazete/dergi deneyimine davet ediyorum. Gündemi takip edebileceğiniz, yalın, farklı görüşleri bir araya getiren üstüne üstlük ücretsiz!
Aposto!’, “Gürültüden uzaklaş” mottosuyla yola çıkmış bir medya ve teknoloji girişimidir. Aposto!, her sabah 7.30’da gönderdiği gündem bülteninin yanı sıra iş dünyası, politika, teknoloji, spor, gastronomi, kültür sanat, moda gibi temalara odaklanan çoğunlukla haftalık - periyodik yayınlarını e-posta bültenleri ve mobil-web uygulamalarıyla ulaştırıyor. Aposto! bültenlerini e-posta olarak alabilirsiniz. Ayrıca; Aposto! bültenlerini, yayınlarında yer verilmiş tüm içerikleri iOS ve Android platformlarda çalışan ‘Aposto! mobil uygulaması’ndan ve tarayıcıdan kullanabildiğiniz web uygulamasından okuyabilirsiniz. Aposto! bir haber/içerik derleyicisi olarak konumlanırken, içeriklerini oluştururken ulusal/uluslararası haber ajanslarını, ulusal/uluslararası yayıncıları, sektörel yayınları, uluslararası organizasyonları, kamu kurumlarını, sivil toplum örgütlerini, araştırma şirketlerini, küresel ve ulusal raporları takip ediyor.

 

Moda:
Nisan ayında Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı takvim yapraklarımızda yaklaşırken, çocuklarımıza ve kendini çocuk hisseden dinamik dostlarınıza farklı bir hediye sunmaya ne dersiniz? Bir kadın girişim markası olan tro_rigolo_tr Instagram hesabını takibe alarak, kişiye özel veya özel gün temalı, benzersiz hediye seçenekleri sunan Golda Hulli’nin, özenle hazırlanan adeta birer sanat eseri olan el yapımı pinatalarına göz atmanızı öneririm. İdeal bir hediye olan mini pinatayı küçük notlar, şekerler, çikolata veya konfeti ile doldurabilir, dileklerinizi zarif bir karta yazabilirsiniz. “Hayatın bir duygu patlaması olmasını seviyorum, o yüzden güzel günlere renk katacak ürünler üretiyorum” diyen Golda, hünerli elleriyle kâğıtlara özenle form katıyor. Mesela, sevdiğiniz bir kitabı, el yapımı ayraçlarla süsleyerek bir dostunuzu veya sevimli Baby Shark pinata ile de küçüklerinizi mutlu etmek oldukça kolay şeklinde ekliyor. Bahar yaklaşırken kuracağınız tüm sofralara neşe katmak için klasik parti tabaklarından sıkıldıysanız, farklı tabaklar tasarlatabilir, paper flower / kâğıttan çiçek pinatalarla da dekorunuza renk katabilirsiniz. Kısacası, hayal etmesi sizden, tasarlaması hünerli ellerden…

 

Moda:
Kadınların takı merakı dünya tarihinde her zaman ilgi konusu olmuş, 8.000 yıl öncesine dayanan kadınlara ait süs aksesuarları, o günlerden günümüze kadar uzanmıştır. Şahsen mücevher meraklısı olmasam da, kullandığımda bana iyi hissettiren takılara merakım olmuştur. Özellikle yarı değerli taşların yaydığı enerjinin beni etkilemesinden hoşnut olurum. Size bugün kadın girişimci Megi Aksoy’un takı markası Cori Joy markasından bahsetmek istiyorum. Megi, çocukluğundan beri sanatın farklı formlarıyla uğraşmış ve aksesuara olan tutkusuna kurumsal tecrübesini de katarak Cori Joy markasını kurmuş.
Megi bana kalırsa takı tasarlamının çok ötesinde adeta sanat icra ediyor. Çünkü kendi de tasarım yolculuğunu, bir ilhamın ve hayalin çizime, şekle, ürüne evrilmiş hali olarak tanımlıyor. Cori Joy’un tasarım sürecinde, radarında mimariden desenlere, doğaya, bir küpeye yansıtılabilecek birçok element olduğu göze çarpıyor. Cori Joy, özgün, eğlenceli ve günün her saatine kombinlenebilecek kilden hazırladığı tasarımları ile aksesuar seven kadınlarla buluşuyor. Özellikle kadınları da aksesuarlarında kullandığı farklı renklerle biraz daha cesur olmaya davet ederek motive ediyor. cori_joy_ Instagram hesabından Megi’nin küçük ama etkileyici sanat eserlerini yakından inceleyebilirsiniz.



Mola:
Günümüzde en az hava kirliliği kadar gıda israfı da küresel sorunların başında geliyor. Her zaman olduğu gibi bireysel çabalarımızın bu sorunu çözmekte katkısı olacağına inanarak özen göstermemiz gerekiyor. Gıda israfını engellemek için yapmamız gerekenler; temin edeceğimiz gıdalarımızı organize etme, depolama ve değerlendirmeden oluşuyor. Ben size özellikle son bir senedir ilgiyle araştırdığım ‘değerlendirme’ aşamasından bahsetmek istiyorum. Açıkçası mottomu “kökten uca kullanmak” olarak özetlersem oldukça akılda kalacağına inanıyorum. Bu, bir ekmeği ilk diliminden son dilimine kadar tüketmekle başlıyor, bir sebzenin sapını da atmayıp değerlendirmekle devam ediyor.
Doğru okudunuz, bir gıda ürününün her bir lokmasını değerlendirmek, gıdadan alınacak en yüksek verimin yanı sıra o gıdayı üretmek için çiftçilere de saygı duymamızı sağlıyor. Kabakların oyulup atılan iç kısmını sebze çorbasına dâhil ederek, kerevizin saplarını doğrayıp salatanızda kullanarak, et kemiklerinden kemik suyu yaparak, meyve kabuklarını kurutup tatlılarda kullanarak ve daha pek çok şekilde gıdalarınızı kökten uca değerlendirebilirsiniz. Bireysel olarak üzerimize düşenleri yapar ve yiyecek atıklarımızı minimuma indirebilirsek, tahmin ettiğinizden daha etkili bir değişim sağlayabiliriz. Peki, siz gıdaları değerlendirmek için neler yapıyorsunuz bir düşünün, not edin ve lütfen çevrenizle paylaşın. Hepimiz üzerimize düşeni yaparsak, doğal kaynakların heba edilmemesi adına önemli bir katkı sağlamış oluruz. Ben özellikle mevsimin sebzesi kerevizin yapraklarını atmıyor, hatta manavda atılmak üzere duran kereviz yaprağı varsa temin ediyorum. Hem besleyici hem de leziz olan bu yaprakları iyice yıkadıktan sonra ince ince doğrayıp, limon, tahin ve yağ ile sosladıktan sonra salatalarımda zemin olarak kullanmaktan keyif alıyor, size de öneriyorum. Mutfakta cesur olmak için önyargılardan kurtulup bazı lezzet kombinasyonlarına şans vererek doğaya saygı duyabilirsiniz.


Mola:
Birçoğumuzun onlu yaşlarımızda Japon balığı beslediğine eminim. Japon balıkları, estetik olmaları ile gerçekten çocuklarımıza alabileceğimiz, en kolay bakıma sahip hayvan dostlarımızdan. Ancak ömürleri dolayısıyla, hayvan dostlarımızı erken kaybetmek bazen ev halkımıza hüznü çabuk yaşatabiliyor. Size, çocukken bana hayatımda gelen en sürpriz ve özel hediyelerden birinin kaplumbağa olduğunu söylesem şaşırır mısınız?
Hem güneşlenebileceği hem yüzebileceği bir akvaryum ortamı bulunduğunda, şaşırtıcı sürede bir ömre sahip olan su kaplumbağalarından bahsediyorum. İletişim kurmanın size iyi geleceğine, ayrıca onunla evinizi paylaşmanın size ilham vereceğine emin olabilirsiniz.
Doğru ekipmanları kullanırsanız; yani hem yüzebilecekleri su ortamı hem de yumuşak yüzeyli kayalar, iri taneli çakıllar ve ağaç kökleri ile güneşlenebilecekleri kara ortamını sağlarsanız kaplumbağanız, yaratıcılığınızla hazırladığınız yaşam alanını her izlediğinizde, sizi mutlu edecektir.
Özellikle evinizde küçük yaşlarda çocuğunuz var ise, kaplumbağa sayesinde çocuğunuzda kendisinden farklı görünen, kendisinden farklı şeyler tüketen bir canlıya karşı empati becerisi oluşacak ve evcil hayvanın bakımıyla ilgilendiği için sorumluluk bilinci de oluşacaktır. Yetişkin olduğunda da doğaya karşı algısı açılacaktır.
Evinizde çocuk olsun olmasın, evcil bir hayvanı dost edinirken düşünmeniz gereken şeylerin başında, ona sunacağınız ortamın hazırlanması olsa da, dostunuza bir isim vermek de keyifle düşünülmesi gerekenler arasında. Kaplumbağa için meşhur çizgi film Ninja Turtles’dan esinlenmeye ne dersiniz? J



Mola:
Son bir senedir evimizde daha çok vakit geçirdiğimiz aşikâr. Özellikle mutfaklarımızda oldukça fazla vakit geçirdiğimizi de sanırız kimse inkâr edemez. Daha çok yemek tarifi araştırıyor, yemek programları izliyor, birbirimize yemek tarifleri öneriyor, mutfağımızda farklı tarifleri deniyor ve afiyetle yiyoruz.
Ben size burada bir yemek tarifinin çok ötesinde, mutfakta keyifle yemek yapmanıza yardımcı olacak özel birini takip etmenizi önereceğim: Melike Sarıkatipoğlu!
Peki, Melike kimdir? Melike; ailesindeki kadınların yemeğe olan doğal yeteneği ve babasının ona 8 yaşından itibaren aldığı mutfak dekorasyon ve yemek kitaplarıyla küçük yaşından beri mutfağa, lezzetlere ve sofra kültürüne olan ilgisini 2020 senesinin başında kendi sosyal medya hesabından başkalarıyla da paylaşarak genişletti. MSA’da kısa dönem aşçılık eğitimini tamamlayan ve mekânlar için yemek, menü tasarlayan Melike Sarıkatipoğlu’nun Instagram veya youtube hesabını takibe alırsanız, mutfağınızda kolaylıkla uygulayabileceğiniz tariflere ulaşabilirsiniz.
Melike yemek tariflerinin yanı sıra Spotify üzerinden de ‘Kitchen Situation’ başlıklı, mutfakta yemek pişirirken keyfinize huzur katacak şarkı listesi de öneriyor. Özellikle herhangi bir iş yaparken müzik dinlemenin insanlar üzerinde pozitif etki yarattığı biliniyorken, mutfakta yemek yaparken müzik dinlerseniz eğlendiğinizi farkına varabilirsiniz.
Bazı uzmanlar, günde 15-20 dakika bile müzik dinlemenin insanlarda iyileştirici etki yarattığını söylerken, mutfağınızda Melike’nin leziz yemek tariflerinden birini deneyerek ve önerdiği şarkılarından birini dinleyerek stresten arınacağınızı garanti ediyorum.


İçinde bulunduğumuz dönemde özlem duyduğum, keyif molalarım arasında sağlıkla bir arada bulunan bayram sofraları var...


Ne mutlu bize ki yaşadığımız ülkede farklı dinlerden kardeşlerimizin de dinî bayramlarını kutlayabiliyor, onların da sofralarına konuk olabiliyoruz. Malum durumdan dolayı, koşullarımız ne olursa olsun evimizde kuracağımız sofrada, Ramazan Bayramı’nda iftar saatinde sıcak bir çorbaya, dumanı üzerinde tüten pideyi banmanın, Pesah Bayramı’nda hamursuz ekmeği üzerine peynir eriterek yalancı pizza yemenin veya Paskalya gününde çay eşliğinde taze bir dilim Paskalya Çöreği’nin lezzetine varmanın keyfi ve anlamı gerçekten paha biçilemez. Nisan ayında kültürlerarası takvim yaprakları kucağımıza düşerken, 3 farklı dinin PESAH, PASKALYA ve RAMAZAN bayramlarının her zamanki gibi sağlıkla ve huzurla kutlanmasını dilerim.



Güneşli günlere, kalpten sevgiyle,