MEKÂN - İbrahim Akgün
Fotoğraflar: İbrahim Akgün
Abud Efendi Konağı
Abud Efendi Konağı bahçe ve müştemilatlarıyla beraber 3.243 metrekarelik bir alanı kaplamaktadır. 1800’lerin sonunda ahşap olarak inşa edilen bu yapı 1930’larda dış cephesi sıva ve boya yapılarak bugünkü dış görümünü kazanmıştır. Yapının girişinde belki de döneminin tek örneği diyebileceğimiz renkli mermerden yapılmış muhteşem bir sebil vardır. Suriye kökenli bir tüccar olan Abud Efendi, 2. Abdülhamit döneminde Ticaret Odası, Harbiye Nezareti Mubayaa Komisyonu ve Şirket-i Hayriye reisliği yapan Mehmet Abud Efendi’nin kardeşidir. Anıtlar Yüksek Kurulu kararıyla “korunması gerekli sivil mimarlık örneği bina” olarak tescil edilmiştir.
Konak Abud ailesi tarafından kullanıldıktan sonra büyük oğlu Ferit Bey tarafından bir Amerikalıya satılmıştır. 1925’te genç Hristiyan erkekler birliği (YMCA) binası olarak faaliyete başlamıştır. 1927’de yapının ekinde açılan Alemdar Sineması İstanbul’un en eski ve önemli sinemalarındandır. 1939’da YMCA’in faaliyetlerine son verilmesinin ardından, Amerika Erkek Lisan ve Ticaret Dershanesi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Harem ve selam düzeninde inşa edilmiş tipik bir Osmanlı mimari özelliğini taşıyan yapının içinde çift taraflı merdiven sistemi vardır. Yapının mimarisini gölgede bırakacak kadar görkemli iç süslemeleri, tavan bezemeleri devrinin en güzel örnekleri ile boy ölçüşebilecek düzeydedir.
Tavan ve manzara resimleriyle 19. yüzyıldan bugüne taşınan güzide örneklerden biridir. 1983 yılında Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından koruması gerekli ikinci derece tarihî eser olarak tescil edilmiştir.
Tarihî Eminönü Yarımadası’nda Ayasofya’ya 70 metre mesafede Yerebatan Sarnıcı’na komşu Gülhane ve Sultanahmet semtleri arasında kalan kesimde bölgenin önemli ulaşım güzergâhı durumundaki Alemdar (Tramvay Yolu) Caddesi’ne arka taraftan da Salkım Söğüt ve Zeynep Sultan sokaklarına cephelidir.
Bina dört ana ve bir çatı katından ibaret olup, birinci kattan yandaki iki katlı hamam binasına bağlıdır. Şam eşrafından olan Abud Efendi’nin, Topkapı Sarayı’na yakın bu binada konuklarını ağırladığı bilinmektedir. Bu dönemde konağa 3 masura içme suyu bağlanmıştır.
Bizans dönemi kalıntılarıyla çevrili olan binada, Bizans’ın ilk ve en önemli yapılarından biri olan Chalkopteria-Hagia Manastırı kalıntılarının bir kısmının bu ada parselinde olduğu tahmin edilmektedir.
Binanın altına 1939’da Türkiye’nin ilk, kadın ve erkeğin birlikte sinema izlediği kapalı sinema olan Alemdar Sineması kurulmuştur. Bina, 1972 tarihinde bağış yolu ile Yücel Kültür Vakfı’na devredilmiştir. 1948’de arka bahçeye kapalı spor salonu ilave edilmiştir.
Röleve, Restitisyon ve Restorasyon Projeleri Kültür Varlıkları Koruma Kurulundan (çok maksatlı kullanıma uygun olarak) onaylatılmıştır. 2019 yılında inşaat ruhsatı alınmış ve restorasyon çalışmalarına başlanmıştır.