Yaz zamanı / Ve yaşamak kolay
Balıklar zıplıyor / Ve bol pamuk var
Ah, senin baban zengin / Ve annen de güzel
Sus küçük bebek / Sakın ağlama
Bu sabahların birinde / Şarkı söyleyerek kalkacaksın
Sonrasında kanatlarını açacaksın / Ve gökyüzüne yükseleceksin.
Fakat o sabaha kadar / Hiçbir şey sana zarar veremez
Baban ve annen yanındayken
Yaz zamanı / Ve yaşamak kolay
Balıklar zıplıyor / Ve bol pamuk var
Ah, senin baban zengin / Ve annen de güzel
Sus küçük bebek / Sakın ağlama

Louis Armstrong ve Ella Fitzgerald’ın sesinden “Summer Time” ne güzel dinlenir. George Gershwin’in Porgy and Bess operası için bestelenmiş; sözlerini, DuBose Heyward ve Ira Gershwin yazmıştı. Bir zamanlar, tüm Dünyada en sevdiğim müzik parçasının bu olduğuna karar vermiştim.

Geçenlerde, uykusuz bir gecede, müzik dinleyip internette bakınırken, bana tuhaf gelen bir şey fark ettim. Bir resimde, Louis Armstrong’un boynunda, ucunda altı köşeli Davud yıldızı bulunan bir kolye bulunmaktaydı. Biraz daha bakınınca, boynunda benzer kolyeler olan başka resimler de gördüm. Oysa ki, bildiğim kadarı ile, ünlü trompetçi inançlı bir Hristiyan’dı. Öyleyse, o zincirin orada ne işi vardı?

Louis Armstrong’a dini sorulduğunda, “Baptist olarak vaftiz edildim, boynumda her zaman Davud yıldızlı bir kolye taşırım ve Papa çok yakın arkadaşımdır” dermiş. Soranlar şaka mı yapıyor, ciddi mi, anlayamazlarmış. Aslında gerçekten de Papa Pius XII ve Papa Paul VI ile tanışmış ve gömleğinin içinde de her zaman, ona çocukluğunu ve çocukluğunda tanıdığı Litvanyalı Yahudi Karnofsky ailesini hatırlatan bir Davud yıldızı takarmış.
Peki, boynundaki zincirin hikâyesini herkes nasıl öğrenmiş?


Louis Armstrong, Connecticut, 1960

Kolyenin ilginç hikâyesi
Sene 1969. Louis Armstrong oldukça hasta. Ağır sayılır. Beth Israel hastanesinde yatıyor. Akciğerleri, kalbi ve böbrekleri uzun süre esrar içmekten, müzik yaşamındaki yoğun tempodan ve yıllar süren uzun turnelerden yorgun. (Hastaneden çıktı, ölümünden önce başka konserler de verdi.) Doktorunun adı, Dr. Gary Zucker. Bir gün, vizite esnasında doktor hafifçe bir melodi mırıldanıyor. Bir Rus ninnisi:
Her akşam onu alçak sesle şarkı söylerken duyarsın
Rusça bir ninni söylerken
Hüzün dolu küçük bir ezgi
Tam bebek ağlamaya başladığında
Uyu bebeğim uyu
Bir yerlerde vardır belki
Hür olan bir diyar
Senin ve benim için
Ve de Rusça ninnimiz için

Hasta yatağındaki Louis Armstrong doğruluyor. Şarkıyı söylemeye başlıyor. Belirgin şekilde sarsılmış görünüyor. Sonra, kâğıt ve kalem istiyor. Yazmaya başlıyor. Hatıralarını. Tam 77 sayfa yazıyor kendi el yazısıyla. Yazdığı hatıratın adı “Louis Armstrong ve New Orleans’taki Yahudi Aile - 1907”. Hatırat sadece o seneyi değil, belli bir zaman dilimini kapsıyor. Hatıratta, anımsadığı kadarıyla çocukluğunu, doğduğu mahalleyi, oradaki insanları ve yaşayış tarzlarını anlatıyor; kendi düşüncelerini ve yaşadıklarını da paylaşıyor. Louis Armstrong, bu hatıratta mahalledeki Çinlilerin, siyahilerin ve Yahudilerin karşılaştırmasını ve eleştirisini de yapıyor.



Louis Armstrong mahallede Yidiş öğrenmiş

Louis Armstrong 1901 yılında New Orleans’ın en fakir bölgelerinden birinde doğmuş. Babası evi terk etmiş. Onu annesi ve anneannesi büyütmüş. Henüz altı yaşından itibaren ilk işinde çalışmaya başlamış. Karnofsky’lerin yanında, sokaktan hurda ıvır zıvır toplayarak. Bu aileyi çok sevmiş, onlara çok minnet duymuş. Neredeyse 12 yaşına kadar onlarla çalışmış. Bu arada, mahalledeki Yahudilerin nasıl birbirlerine destek verdiklerini görmüş ve onlara gıpta etmiş. Ayrıca, yaşadığı mahallenin ve Karnofsky’lerin sayesinde akıcı şekilde Yidiş konuşmayı öğrenmiş.
Armstrong’un yaşadığı mahallede siyahiler, Çinliler ve Yahudiler varmış. Armstrong bugün olsa “Çocuk emeğini suiistimal ediyorlar” denecek yaştaymış, ama o devirde, o mahallelerde yaşayan tüm Yahudi, Çinli, siyahi ve diğer çocuklar hangi işi bulurlarsa orada çalışırlarmış. New Orleans ve hatta Louisiana’daki yüzlerce, binlerce çocuk gazete satar, mezar temizler, kömür dağıtır, tüccarlar için reklam çığırtkanlığı veya işportacılık yapar, çöp toplarmış. Ancak boş vakitlerinde okula giderlermiş.

Karnofsky ailesinin desteği

Karnofsky ailesinin iki büyük oğlu Morris ve Alex şehir içinde at arabalarıyla dolaşır, hurda teneke, eskimiş mutfak eşyası, boş şişe, eski kıyafet, paçavra, kemik ve bilumum ıvır zıvır toplarmış. Küçük Louis de teneke bir korna çalarak, müşterilerin dikkatini arabaya çekmeye çalışırmış. Akşam saatlerinde fahişelerin bulunduğu mahallelere gider, onlara kömür satarlarmış. Karnofsky ailesi, küçük Louis’i akşam yemeği için evlerinde alıkoyarmış. Ona aileden biri gibi davranırlarmış. Irkçılığın yoğun olduğu bir bölgede yaşayan ve babası olmayan küçük çocuk için onların evinde yenen akşam yemeği çok rahatlatıcıymış. Her akşam aile bir araya toplanır, anne Yidiş ninniler eşliğinde küçük David’i uyuturmuş. Orada pek çok Rus melodisi öğrenmiş. Fiziki olarak çok yorucu bir hayatı varmış ama akşamları bu aile ile geçen saatler, onu sakinleştirirmiş.
Erken kalkıp işe başlamaya, onların yanında çalışırken alışmış. İlk müzik aletini bir rehin dükkânından, onlarla beraberken almış. Beş dolarlık bir kornet. O devirde buna verecek kadar parası yokmuş. Morris Karnofsky ona 2 dolar avans vermiş, Louis de borcun kalanını haftada 50 cent ödeyerek almış ilk enstrümanını. Bu da onlardan öğrendiği bir şeymiş: biriktirmek ve yatırım yapmak. Nihayet kornetine kavuştuğunda çok sevinmiş. Küçük kornet, ikinci elmiş. Siyah ve pismiş. Morris aleti pirinç parlatma ilacı ile güzelce silmiş, parlatmış ve yağlamış. Louis kornetini çaldığı zaman tüm aile onu alkışlar, ona çok yetenekli olduğunu söylermiş.

Müzik kariyeri
Yaklaşık 12 yaşına geldiğinde, artık hurdacılık işi için çok büyümüş. Zaten artık müzik kariyeri hafiften başlamış durumdaymış. Yaklaşık bu zamanlarda, üvey babasının silahını izinsiz almış ve havaya ateşlemiş. Siyahiler için olan bir çocuk ıslahhanesine gönderilmiş. Oradan çıktıktan sonra artık eski işine dönmemiş ve müzik kariyerine başlamış.
Sonrasının çok kısa özetini hepimiz biliyoruz. Louis Armstrong meşhur, hem de çok meşhur oldu. Hem sesiyle, hem trompeti ile.
Louis Armstrong, Karnofsky ailesi ile olan ilişkisini ileriki yaşamında da sürdürmüş. Küçük David büyüyüp meşhur bir terzi olmuş. Louis Armstrong’un New York’taki performanslarını her zaman seyretmeye gitmiş. Karnofsky sülalesinden bazıları soyadlarını Karno olarak değiştirmiş, French Quarter’da (New Orleans’ın restoran, bar ve publarıyla bilinen, Fransız stili eski binalarıyla ünlü turistik kesimi) ünlü gece kulüpleri açmış. Kim bilir, belki Louis Armstrong’un müziği de hurdacı ailenin hayatını, caz müziği yönünde değiştirmiş ve etkilemiştir.

Kaynaklar:
https://64parishes.org/satchmo-jewish-family
https://kopjik.wordpress.com/looking-back-on-louis-armstrong/
https://www.worldcat.org/wcpa/servlet/DCARead?standardNo=0195119584&standardNoType=1&excerpt=true
https://quod.lib.umich.edu/m/mp/9460447.0009.105/--louis-armstrongs-karnofsky-document-the-reaffirmation?rgn=main;view=fulltext
https://en.wikipedia.org/wiki/Louis_Armstrong