Haber fotoğrafı: Kelebekler (Sanatçı: Damien Hirst)
Ben bir kelebeğim… Rengârenk kanatlarımla çiçekten çiçeğe daldan dala konarım… Yaşımı kimse bilemez… Bu, doğanın bir sırrı… Herkes benim kanatlarıma hayran… Rüzgâra karşı güneşlenirim… Şairler beni sever ve sanatçılar da… Aşıklar ile iyi anlaşırım… Özgürüm, özgünüm… Hakkımda yazılanların hepsi doğru değil… Ben bir harika, bir mucizeyim… Ben bir kelebeğim… Ama ben kelebek olmadan önce ne idim?
İşte senin bugünkü araştırma konun. Larvadan tırtıla tırtıldan kozaya ve kelebeğe… Ne yer ne içer, ne kadar ve nerelerde yaşarım… Serüven başlasın…
Hiçbir tırtılın üzerinde kelebek olacağına dair bir işaret yoktur
Tırtıl, koza ve kelebek doğanın bir mucizesidir. Bu dönüşüm, başkalaşım süreçleri üç aşamalı görünüyor. Uzun yıllar bu sırrı ortaya koymak için bilim adamları gerek sahada gerekse laboratuvarlarda uzun saatler geçirdiler. Bilimsel olarak bu süreç metamorfoz olarak adlandırılır. Dişi kelebek bir yaprağın üzerine bir yumurta bırakır. Bu, alelade bir yaprak değildir. Kelebeklerin tat alma duyguları ayaklarındadır. Doğru yaprağı bulmak için ayaklarında bulunan özel reseptörlerden faydalanırlar. Gözleriyle de ultraviyole ışınlarını çok daha iyi seçerler. Dişi kelebek uzun uzun, yumurtasının beslenebileceği ortamı arar. Zaten erkek kelebek de onu etkilemek için uzun uzun dans etmemiş miydi? Dans figürlerinin yanı sıra güzel kokular da saçmayı ihmal etmez. Bu çabası karşılıksız kalmayınca dişi kelebek de yumurtası için titizlenir. Yumurta aşaması en fazla bir hafta sürer. Yumurtadan çıkan tırtıl oburca yaprak yer ve sürekli kabuk değiştirir.
Yeterince büyüdüğü zaman bir dala tutunarak koza oluşturur. Bu aşamada tırtıl hareket etmez adeta cansız gibidir. Artık kelebeğin yapısı oluşmaya başlamıştır. Bu aşamaya krizalit aşaması denir. Nihayet kanatlar yavaş yavaş şekillenir, buruşuk ve yumuşacıktırlar. Kelebek, kanatlarına kan pompalayarak genişletir ve uçmaya hazırlar...
Kelebekler tuz sever. Nektarın yanı sıra ter, gözyaşı, çamur ve hatta hayvan dışkısından da beslenebilirler.
Monarş – Kral kelebeği
Söylendiği gibi kelebekler sadece birkaç gün mü yaşar?
Kelebekler hakkında yanlış bilinenlerin başında kelebeklerin yaşam süreleri gelir. Aralarında bir sene yaşayanlar var, göç edebilme yeteneğine sahip olanlar da... Monarş – Kral kelebekleri her yıl binlerce kilometrelik bir yol kat ederler. Bu yol Kuzey Amerika’dan Meksika’ya uzanır. Amaçları kendilerine daha uygun bir habitat bulmaktır.
Kelebeklerin bir diğer özellikleri ise tıpkı insanların elleri gibi sağ ve sol kanatlarının kuvvetlerinin aynı olmayışıdır. Kelebekler, larva veya pupa aşamasında kış uykusuna yatabilir. Soğuk havalarda hayatta kalmak için metabolizmalarını yavaşlatırlar. Uçmak istedikleri zaman ise, yogi misali güneşi selamlarlar. Kanatları belli bir ısıya ulaşmadan uçamazlar.
Dünya genelinde yaklaşık 20.000’den fazla kelebek türü olduğu tahmin ediliyor. Bazı kelebek türlerinin kanatları zar gibi ince ve neredeyse görünmezdir. Bu sayede düşmanlarından kolayca korunurlar. Kelebekler ölü taklidi yaparak kendilerini yırtıcı kuşlardan korurlar. Bazı türlerin kanat desenleri göz şeklindedir. İnsanların veya hayvanların yaralarındaki kanlardan beslenen kelebek türlerinin adı vampir kelebektir. Yapılan araştırmalar bu denli büyük bir değişim yaşayan bu hayvanın tırtıl iken öğrendiklerini kelebek hafızasına iletip iletmediği üzerine... Her ne kadar kesinlik kazanmasa da deneyler tırtıl hafızasının kelebek hafızasına dönüştüğünü işaret ediyor. Koza beyni tamamen erimiyor ve bazı nöral bağlantılar korunuyor olabilir.
Kelebek koleksiyonculuğu ne demek?
Kelebek koleksiyonculuğu, içinde büyük tezatlar taşıyan, hem gerekli ve bilimsel hem de etik olup olmadığı üzerine uzun tartışmalar olan bir koleksiyonculuk türü... Kelebek koleksiyonculuğu bir hobi olabilir mi? Doğru yapılan bir kelebek fotoğrafçılığı, koleksiyonun yerini alabilir mi? Bir doğa yaşayanının özgürlüğünü kısıtlamak mümkün mü? Hele öldürülerek kurutulması, hayvan severleri çileden çıkarırken bilim adamları araştırma ve eğitim için gerekli olduğunu savunuyor. Birçok ülkede bazı kelebek türlerinin toplanması, türlerinin yok olmaması adına yasaktır. Ve türlerin doğru teşhis edilmesi adına kelebek toplanmasının uzmanlar tarafından yapılması şarttır. Türkiye bu konuda çalışmak isteyenler için oldukça geniş bir habitata sahip. Toroslar ve Ege’de 400’e yakın kelebek türü bulunmakta. Bu konuda çalışmalar yapan 19. yüzyılın ünlü kelebek koleksiyoncusu Handy Walter Bates, Amazon ormanlarında 11 yıl geçirdi. Topladığı kelebekler günümüzde Londra’daki Natural History Museum’da sergilenmekte.
20. Yüzyıla gelindiğinde “Lolita” romanının yazarı Vladimir Nabokov tutkulu bir kelebek koleksiyoncusu idi. Özellikle çok gözlü kelebekler ailesi ile ilgilendi. Harvard Üniversitesi’nde koleksiyonunun küratörlüğünü yaptı. Türkiye’de bu konuda uzmanlaşmış iki isimden söz edebiliriz: Ahmet Baytaş bir doğa bilimci ve doğa fotoğrafçısıdır. “Türkiye’nin Kelebekleri” adlı kapsamlı bir kitabı vardır. “Kelebek koleksiyonculuğu adına canlıları öldürmek… korkunç bir davranış… hiçbir kelebeğe dokunmadım!” diyerek bu konudaki tavrını açıkça ortaya koyuyor. Prof. Dr. Hakan Bozdoğan’ın ise kelebeğin yaşam döngüsü ile ilgili çalışmaları, bilim dünyasını aydınlatır.
Çeşitli kültürlerde kelebek ne anlama geliyor?
Mısır, Yunan ve Roma tarih içinde önemli kültürler ve kelebek, bu kültürler içinde ölüm ve yeniden doğuşu simgeliyor. Buna ek olarak Yunan mitolojisinde kelebekler özgürlük ve aşkı sembolize diyor. Japon kültüründe kelebek, geçiciliği ifade eden önemli bir simgedir. Japonya’da ayrıca genç kadının zarafetini ve güzelliğini ifade eder. Asya kültürlerinde çift kelebekler, mutlu bir evliliği ve sevgi dolu bir hayatı temsil eder. Özellikle Çin’de evdeki mutluluk ve neşe ile ilişkilendirilir; tıpkı Güneybatı Amerika kabilelerinde olduğu gibi… Bu kabilelerde evlenmeye hazır genç kızlar saçlarına kelebek kanatları formunu verirler ve kelebek formunda tokalar takarlar... Meksika’da kelebekler ölülerin ruhlarını ifade ederken Ölüler Günü’ne özel bir yere sahiptirler. İngiltere’nin bazı bölgelerinde de kelebekler ölü çocukların ruhlarını taşıdıklarına inanılır. Avrupa’da gemi yolculuklarına çıkan denizcilerin kelebek görmeleri de hayırlı bir işaret olarak kabul edilmez. Kızılderili kültürüne göz attığımızda kelebekler hayal gücünün ve değişimin işaretidir. Günümüzde kelebek hem bireysel hem toplumsal açıdan zengin anlamlar taşır. Değişim, dönüşüm, ruhsal uyanış, iyileşme, yüksek ruh bilincine varma, zarafet, kırılganlık metaforu kelebek söz konusu olunca sıkça kullanılıyor.
“Kelebek Yelkenli Gemi” (Ship With Butterfly Sails), Salvador Dali
Sanatçılar kelebekleri sever
Bu denli özel anlamlarla yüklü kelebeklerin sanata ve sanatçıya ilham olması son derece anlaşılabilir bir olgu. Sürrealist bir ressam olan Salvador Dali birçok eserinde kelebekleri rüya ruh ve dönüşüm simgesi olarak kullandı. “Kelebekli Peyzaj” (Landscape of Butterflies) ve “Kelebek Yelkenli Gemi” (Ship With Butterfly Sails) adlı eserleri buna en güzel örneklerdir. Çağdaş İngiliz ressamı Damien Hirst eserlerinde ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgiyi anlatmak için kelebek metaforunu kullanıyor.
Kelebekler, Damien Hirst
Dev kelebek kanatları sanatçının ünlü eserleri arasında yer alıyor. Fransız sembolist ressam Odilon Redon eserlerinde rüya ile gerçeği birleştirirken kelebekleri ön plana çıkartıyor. Meksikalı sanatçı Carlos Amorales kâğıttan yapılmış binlerce kelebeği bir galerinin duvarlarına koyarak doğa insan ve çevre arasındaki ilişkiyi sorguladı.
Siyah Bulut, Carlos Amorales, Phoenix Sanat Müzesi
Anita Glesta New Yorklu bir sanatçı… Pandemi öncesinde hazırladığı bir videoda kelebeği bir virüse benzeterek virüsün akciğerlere ulaşması hikâyesini anlattı. Çinli ressam Cao Dan “Butterfly Effect” adlı serisinde kelebekleri kullanarak küçük değişimlerin dünya ve kadın üzerindeki etkilerine vurgu yapıyor. Moda dünyasında Alexander McQueen defilelerinde kelebek figürünü sıkça kullandı.
Modacı Alexander McQueen'in defilesi
Kırılganlık ve güçlülük kontrastı modacının çıkış noktası… Yüksek teknoloji ile sanatı birleştiren tasarımcı Iris Van Herpen kelebek dünyasından ilham alarak “3D printing” elbiseler yarattı. Japon sanatçı Yayoi Kusama için kelebek, bir varoluş temasıdır.
Yayoi Kusama
Kelebek etkisi ne demek?
Kelebek etkisini anlatabilmek adına söylenen şu cümlenin büyük bir anlamı var: “Amazon Ormanları’nda bir kelebeğin kanat çırpması, haftalar sonra ABD’de bir kasırgaya neden olabilir.” Bu cümle küçük başlangıçların büyük değişikliklere yol açacağını anlatmak için söylenir. Bu terim ilk olarak 1960 yıllarında Edward Lorenz tarafından kullanıldı. Meteoroloji uzmanı olan Lorenz, hava durumu verilerini bilgisayara eklerken ufak bir hata yapar. Bunun sonucunda tamamen farklı bir hava durumu tahmininde bulunur. Daha sonra mecaz anlamda da kullanılmaya başlanan bu terim özellikle karmaşık sistemlerde ufak farkların büyük farklar yaratabileceğini ortaya koyar…
Kaynakça:
https://www.trakel.org
https://www.ntv.com.tr
https://www.geredemedyatakip.com.tr
https://kültürveyaşam.com.
https://www.worldanimalprotection.us
https://www.centerofexellance.com
https://www.thepionnerwomen.com
https://www.gazetekadiköy.com.tr
https://wwww.fotovizyon.net
https://www.hypatiabilim.org
https://kulturveyasam.com