Lisya, bu röportajın konuğu, benim özel dostum. Sorular ve yanıtlar mesafelerle gidip gelse de söyleşiyi hazırlarken kimi zaman satır aralarını okudum, kimi zaman ise Lisya hakkında bilmediklerimi öğrendim.
Lisya çalışkanlığından, ailesine olan bağlılığından ve en çok da kalbinin genişliği ile sunduğu dostluktan ilham aldığım özel bir ruh… Başarılı bir iş kadından öte, her anne gibi kutsal bir kişilik.

Okurlarımıza kendinden bahseder misin?
37 yaşındayım, İstanbulluyum. Annem Molinas ailesinden Çanakkaleli, babam Bahar ailesinden Edirneli. Liseden mezun olduktan sonra, üniversite eğitimi için gittiğim Avusturya’da 9 yılımı geçirdim. On yıldır İsrail’de yaşıyorum. Evliyim ve 3 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.


Kler Kampeas, Larissa ve Lisya Manoah

Şu an ne yapıyorsun?
İsrail’in önde gelen özel sermaye şirketlerinden biri olan ve 20 yılı aşkın süredir İsrail bağlantılı yüksek teknoloji şirketlerine yatırım yapan Catalyst Funds’ta ortağım. 
İsrail’de 8.500’den fazla startup bulunuyor. İsrail; bireysel yatırımlarda dünya çapında 1 numara ve kişi başına Ar-Ge yatırımlarında ise dünyada ikinci sırada yer alıyor. Geçtiğimiz beş yıl içinde İsrail, mali değeri 1 milyar doları aşan şirketlerin çarpıcı bir şekilde artmasıyla ünlü kavram “Start-up Nation” iken “Scale-up Nation”a dönüştü.
Bu zengin ekosistem içinde, hayatımızı pek çok şekilde etkileyen teknolojiler geliştiren girişimcilerle çalışıyorum. Portföyümüzdeki şirketlerimizle ortak olarak, onların büyümesini ve yeni adım atmalarını sağlıyoruz. Ayrıca, bu büyümenin bir parçası olmak ve getirilerini en üst düzeye çıkarmak için İsrail teknolojisine erişmek isteyen özel bankalar, İş Ortaklıkları ve Özel Yatırımcılar da dâhil olmak üzere dünyanın dört bir yanından farklı profilde yatırımcılarla çalışıyoruz.

İş hayatına girmeye nasıl karar verdin? 
Aslında, Viyana Teknik Üniversitesi’nde öğrenci iken tanıştığım ve iyi dostum olan Christian’a borçluyum. 18 yaşındayken Avusturya’da okumak için Türkiye’yi geride bırakmıştım. Tüm Avusturyalı arkadaşlarım eğitimlerine devam ederken, çalışıyorlardı. 
Bir gün arkadaşım Christian bana, “Lisya, bizden biri olmak ve kültürümüze tam anlamıyla uyum sağlamak istiyorsun. O zaman senin de başlama zamanın geldi!”
O zamanlar en iyi bildiğim şey olan matematiği öğretmeye başlayarak adeta bu ‘meydan okumayı’ kabul ettim. Aynı zamanda o yıl BMW’de staj alacak tek öğrenci olarak seçilecek kadar şanslıydım ve sonraki 8 yıl çalıştım.

Şu anda 400 milyon doları aşan portföyleri yöneten İsrail’in en iyi kadın yöneticilerinden birisin. Aynı zamanda bir eş ve küçük bir kızın annesisin. Bu kadar ilerlemeyi sence nasıl başardın?
Annemin bana her zaman söylediği şu cümle vardır: “Lisya, kendine güven, kendine güven ve kendine güven!” Kendime olan güvenimi ona borçluyum. Bana kalbimi dinlemeyi, kendime ve çevremdeki herkese karşı dürüst olmayı öğretti. Bana her zaman konfor alanlarımdan çıkma cesaretini verdi - ki bunu epeyce yaptığımı düşünüyorum.
Aslında sürekli olarak kendimi iki şeyle motive ediyorum: İyi bir etki yaratabileceğim duygusu ve kendimi doğru insanlarla çevrelemek.
Beni devamlı tüm kalbimle denemeye iten güç, girişimcilerin ve yatırımcıların misyonlarını yerine getirmek için sürekli olarak çabalamam ile çalışmalarımın insanların hayatlarını etkileyebileceğini bilmek.
Kendimi bana ilham veren insanlarla çevrelediğimden emin oluyorum. Biliyorum ki, sadece bu görüşe sahip insanlar kariyerimde ilerlememe yardımcı olabilir. Birkaç yıl önce, İsrail Özel Sermaye / Risk Sermayesi alanında en iyi performansa sahip ekibe katıldım. Takımda, sonsuz güven ve gereken yetilere sahip olduklarını bilmek gerçekten harika.

Sence iş kadını olmanın zorlukları, ya da varsa kolaylıkları neler?
Bugün İsrail’de, yatırım ortaklarının yalnızca % 8-9’u kadın, Tel Aviv Borsası’nda en çok kazanan 100 kişi listesinde sadece 2 kadın yer alıyor.
Herkesi ‘farklılığın’ zor ya da bir tür azınlık olgusu gibi olarak görmektense, doğal şekilde davranmaya teşvik etmeye başlamamız gerektiğine inanıyorum.
2018’de, Kaliforniya Eyaleti’nde bir IPO (İlk Halka Arz) öncesinde, genel merkezi eyalette bulunan her şirketten, bir kadın yönetim kurulu üyesine sahip olma şartı açıklanmıştı. Şirket bankacılığındaki bu tür yasalar ve kararlar, yalnızca cinsiyete göre değil, aynı zamanda dinsel ve etnik farklılığa farkındalığı teşvik ederek gerçekten çok yönlü yatırımlara yol açarak, ‘eşitlik’ kavramını geliştirecek. Açıkçası; iş yerinde klişeleri görmezden gelmek için elimden geleni yapıyorum. Bu yüzden kadın CEO’lara olduğu kadar erkek CEO’lara da yatırım yapıyoruz, aynı zamanda farklı kültürlerden de herkesi ağırlıyoruz.



Bu çalışma temponda anne olmaya nasıl karar verdin ve hayatında ne değişti?
Benim için çok doğaldı. İgal’e âşık oldum ve sevdiğim biriyle anne-baba olmayı istedim!
Anne olmak beni her yönden geliştiriyor ve bunun için minnettarım!
Kızımız Larissa, kayıtsız şartsız sevdiğim, bugün neredeyse 3 yaşında olan, gerçekten güzel bir genç kadın. Her anne gibi ben de Larissa için daha az uyuyorum, sağlıklı beslenmesine özen gösteriyorum. Evin her köşesi, mutfak dolapları dâhil oyuncaklarla dolu. Larissa ve ben birlikte resim yapıp, yoga yapıyoruz. Larissa ile dans etmek ve şarkı söylemek kesinlikle çok eğlenceli!

Hem işte başarılı olmak, hem de anne olmak senin için ne ifade ediyor?
Daha dirençli olmayı öğrendim: Larissa ağlama nöbeti geçirirken kendime, onun, dünyayı anlamaya çalışan küçük bir birey olduğunu hatırlatmam gerekiyor. Yeni zihinsel ve duygusal güçler ve beceriler keşfetmeye devam ediyorum. Her günün değerli anlarında neşe bulmak benim için önemli olduğundan kendime karşı daha nazik olmayı öğrendim. Yakın çevremden de her zaman destek alabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum.
Kızımdan aldığım saf, koşulsuz sevgi beni daha iyi bir insan yapıyor. İçgüdülerim daha belirginleşti ve kalbimle daha uyumlu hale geldi. Larissa ile kaliteli zaman geçirmek benim için önemli. Yani, Larissa ile zıplarken Zoom yok ve e-posta da yok!

Kızına büyüdüğünde ne öğüt vermek istersin?
Kızıma, annem ve babamdan öğrendiklerimin bir kombinasyonunu aktaracağım: Kendine güven, her zaman dürüst ol, işleri kişisel olarak alma ve konfor alanından çık!



Eşinin de başarılı bir iş insanı olduğunu biliyorum. Ailede, iki kişi birden kariyerine odaklanınca neler oluyor?
İgal, Larissa’nın “gerçek aşkı”dır. O da çok çalışkan bir iş adamı. İgal’in yetenekleri ile güçleniyorum. Kariyer yolculuğumuzda dengeyi korumaya çalışıyoruz; İgal’in evde daha çok sorumluluk aldığı zamanlar oluyor ve benim de evde daha çok sorumluluk üstlendiğim anlar olabiliyor.

Ailecek nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Hafta içi her gün ya İgal ya da ben Larissa’yı saat 16.30’da anaokulundan alıyoruz. Büyükada’da yazları annem ve babamın benimle yaptığı gibi, onunla birlikte bisiklet sürüyorum. Onu oyun günlerine ya da parka götürüyoruz. Kurallarımıza sadık kalıyoruz çünkü ikimiz de onun çok çabuk büyüdüğünü ve en az birimizin onunla olması gerektiğini biliyoruz. Cumartesileri (Şabat) seviyorum - bu, aile için özel bir gün ve ne olursa olsun ya da nerede olursak olalım, Şabat’ta hep birlikte olmaya çalışıyoruz!

Akademik kurumlarda ders veriyorsun…
Tel Aviv Üniversitesi ve IDC’de (Interdisciplinary Center Herzliya) BA ve MBA öğrencilerine ders veriyorum. Sorularıyla bana adeta meydan okuyorlar, beni her zaman dinamik tutuyorlar. Aslında, dünyayı değiştirmek isteyen genç dâhilerle çevriliyim ve bunun için minnettarım!


(soldan sağa) Boaz Harel, Edouard Cukierman, Lisya Bahar Manoah, Yair Shamir - Catalyst Partners at Go For Israel Investment Konferansı - Tel Aviv, İsrail (Foto: Dror Sithakol)

Genç kadın girişimcilere / iş kadınlarına önerin nelerdir?
İyi yaptığınız şeyle adım atın. Bu sizi asla hayal edemeyeceğiniz yerlere götürecek!
Olabildiğince çok kaybedin ve olabildiğince kaçınılmaz bir şekilde başarısız da olmaya çalışın! En iyi girişimcilerin, başarılarından önce birçok başarısızlıkları olmuştur- inanın bana! 
İşleri kişisel olarak almayın - insanlar bazen sizi düşürmeye, duygusal olarak size zarar vermeye, başarınızı engellemeye çalışabilir. Sadece gülümseyin, inandığınız şeyi yapmaya devam edin ve devam edin!

Gelecekle ilgili hayallerin, planların nelerdir diye sorsam?
Meslek hayatımda yaptığım işe devam edeceğim ve azimle daha iyisini yapmak için çabalayacağım!
Özel hayatımda, yurt dışında yaşayan ve pandemi nedeniyle birbirini göremeyen ailem, arkadaşlarım ve çalışma arkadaşlarımla kitap kulübü açmak istiyorum. Bu bizim özel zamanımız olacak! Davetlisiniz! 

Son olarak söylemek istediğin bir şey var mı?
Öncelikle söyleşi için teşekkür ederim Kler & Şalom DERGİ. Sizi takdir ediyorum.
Dünyadaki tüm güzel annelerimizin Anneler Günü Kutlu Olsun. İsrail’de aslında bu özel gün “Aile Günü” olarak bilinir, bu nedenle hepinize ‘Mutlu Aile Günü’! Her gün değerlidir, bu yüzden ailenize her gün sarılmayı unutmayın!