Bir astrolojik haritada 12 tane ev vardır. Hepsinin anlamı farklıdır. Bu evlerde hayatımızın çeşitli olaylarını yaşarız. Gezegenler en fazla nerede toplandıysa o evlerin konuları hayatımızda daha fazla görünür olur. Her evin içinde yerleşmiş olan gezegen o eve fazlasıyla etki eder. Sadece bununla kalmaz tabii ki. Yüceldiği burçların bulunduğu evlerde de etkisini gösterir. Bazen evlerin genişlikleri de farklı olur. Geniş evler daha fazla oturacağımız evlerdir, yani o alanlarda daha çok enerji harcayacağımız, daha fazla teste tabi tutulacağımız ve daha çok zaman geçireceğimiz anlamındadır.

Büyük bir Matrix’in içindeyiz
Astroloji bilgisine sahip olduktan sonra ve haritada bu evlerin ebatlarına baktıktan sonra gerçekten çok şaşırıyorsunuz. Nasıl olur da bunlar bu haritada belli diye. Anlamlandıramıyorsunuz ilk başta. Tesadüf diyorsunuz ama bilginin içine daha fazla girdikçe gördükleriniz karşısında cidden “pes” diyorsunuz, bu kadar da tutar mı? Kişinin bu dünyada yaşayacağı hayat, yani filmin senaryosu ile mekânı belli haritada. Neden benim hayatım bir başkasının haritasında gözükmüyor diye de düşünmüştüm başlarda. Hep sorguladım, inanmak istemedim, ama her seferinde yanıldığımı gördüm. O zaman da bu kadim ilme şapka çıkarmaya karar verdim. Zaten gittikçe derinleşmek istememdeki neden de bu. Daha fazla bilmek istiyorsun. Çünkü cidden büyük bir Matrix’in içindeyiz ve bu Matrix tıkır tıkır işliyor. Matrix ile ilgili pek çok sinema yapıtı var bunlar reenkarnasyon döngüsünü çok iyi işliyor. Seyretmenizi tavsiye ederim.

Hiçbir şey tesadüf değil 
Yani haritam tesadüf değil. Dünyaya geliş zamanım tesadüf değil. Sistemin içinde çok ince hesaplanmış bir ayrıntı. Tam o anda doğmalıyım ki, karmadan getirdiklerimi (iyi veya kötü) bu seferki bedenlenmemde daha ileriye taşıyayım. Kendisine en uygun olan gezegen kombinasyonları altında doğuyor ruh. Hak edişleri fazla ise harita daha rahat ve akıcı oluyor. Güzel sabit yıldızlar eşlik ediyor gezegenlere. Açılar güzel oluyor. Ancak, geçmiş yaşamlarda haksızlık yaptıysa, dürüst davranmadıysa, kötü eylemlerde bulunduysa sistem bunları es geçmiyor, haritada retrolar, kötü evlerde yerleşmiş gezegen kombinasyonlarıyla doğuyor. Zorlayıcı açılar daha fazla oluyor.

Bazen tek bir yaşamda karmik bedelleri ödemeyebilirsin. Getirdiğin çok ağır dersler olabilir. Şayet kişi zorlu bir yaşama geldiğinin farkındalığını yakalamazsa, büyük bunalımlar içine girebilir. Bir ömür debelenip durabilir. Farkında olan kişi ise bazı destekler alarak, okült çalışmalar, şifa çalışmaları, destekleyici taşlar, mantralar, klevetler, çanak, simya, enerji çalışmaları, astroloji yardımıyla haritasının üstüne çıkmayı başarabilir.

Çoğunlukla sistem zorlu planlarla dünyaya gelmiş ruhlara yardımcı rehberler yollar. Bu rehberler görevli varlıklardır. Ruhsal yolculuğu kolaylaştırmak için aramızda bulunurlar. Çevremizde kimin ruhsal rehberimiz olduğunu bilemiyor olabiliriz. Bu kişilerin haritaları farklı olur. Karmaları yoktur. 108’lik açı kalıpları fazladır haritalarında. Bunlara misyoner de denir.

Haritadaki 4 önemli ev
Dört önemli ev: 1. Ev, 4. Ev, 7. Ev ve 10. Ev’dir. Bu bölgelere haritanın “Paranları” denir.

1. Ev yükselen noktasıyla başlar. Yani yükselen burcumuzun yükseldiği noktadan itibaren “Ben” bölgesi olan noktadır. Buna ASC veya YÜKSELEN denir. Bu 1. parandır. Natal haritanın doğusunda yer alır. Yükselen ekliptiğin ufuk çemberini doğuda kestiği noktadır. Yükselen derecesi ve burcu, kişinin doğduğu yer ve saate göre bulunur. Bu hesabın yapılabilmesi için doğum saatinin tam olması gerekir. Ufak bir kayma yükselen noktasını değiştirebilir. Bu da harita sahibinin yanlış algılanmasına sebep olur. Neyse ki artık Rektifikasyon teknikleriyle astrolojide danışana bazı kilit sorular yönlendirilerek detaylı bir çalışma sonucunda kesin doğum saati hesaplanabiliyor.

Yükselen burcumuz bizim dış dünyaya karşı gösterdiğimiz özelliklerimizi, diğer insanların bizi tanıma, algılama şeklini belirler. Motivasyonlarımız ve davranışlarımızla ilgilidir. Yükselenimiz en çok karar alırken, harekete geçerken, planlarımızı yaparken devreye girer. Yükselen burç üzerimizdeki kıyafet gibidir. Dışarıya kendimizi o burcun özellikleriyle sunarız. O nedenle Güneş burcunuzun yanında, yükselen burcunuzun da niteliklerini taşırsınız. 1. Ev Kişisel bir evdir. Birebir kişinin kendisini yansıtır. Kişinin karakter yapısı bu evden görülür. Tabii ki, burcun yöneticisinin yerleştiği ev ve yaptığı açılar da hesaba katılır. 1 Ev Koç’un evidir ve yöneticisi de Mars’tır. Kişinin yükselen noktasında önemli şanslı bir sabit yıldız ile gezegen kavuşumu ve güzel açılar varsa ömür boyu kişiye şans getirir. Zirveye erken yaşta ulaşılır. Şan şöhret için ideal bir konumdur. Ünlü birçok sanatçının haritalarında bu şanslı yerleşimler vardır.

2. paran MC noktasıdır yani 10. Ev’i kesen bölgedir. Bu nokta kaderimizi, hayatta ulaşabileceğimiz en üst noktayı, Horary (Soru) astrolojisinde ise başarı noktamızı gösterir. MC kaderle çok yakından ilgilidir. Haritanın en tepe noktasıdır. Bu noktada yerleşmiş iyicil gezegenler bize büyük başarı getirir. Ekliptiğin meridyeni ufkun üzerinde kestiği noktadır. Medium Coeli - Midheaven ve Tepe noktası olarak da bilinir. Kendimizi en güçlü olarak ifade edebileceğimiz noktadır. Toplumdaki yerimiz, kariyerimiz, statümüzle ilgilidir. Bu nokta, kişi olgunluk yaşına geldiğinde daha fazla aktive olur ve kendini gösterir. Oradaki kombinasyonların etkisi iş ve kariyer yaşına geldiğinde netleşir. Bu tepe noktasında yeteneklerimizin en üst versiyonunu ortaya koyabiliriz. 10. Ev Zodyak’ta Oğlağın evidir ve yöneticisi de Satürndür.

3. paran DSC noktasıdır ve ASC’nin tam karşısındadır. ASC’nin 180 derece zıttıdır. Batı ufkunda alçalmakta olan burçtur. Descendant teriminin kısaltılmışıdır. Alçalan da denir bu noktaya. 7. Ev’le ilgilidir. Burası “Ben” bölgesinin tam karşısıdır, yani “bizle” ilgilidir. Bizim ilişkide olduğumuz partnerler, ilk evliliğimiz, ortaklar, danışanlar, avukatlar ve açık düşmanlarla ilgilidir. Partner(ler)inizin sizden gerçekten etkilendiği ve sizi etkilediği yönlerini ve ilişkilerinizin nasıl olacağını gösterir. Bu iki paran aslında birlikte çalışır. Aralarında bir ilgileşim ve paralellik vardır. 7. Ev Zodyak’ta Terazinin evidir ve yöneticisi de Venüstür. DSC noktası bizi daha fazla çeken, yani çekildiğimiz karakterleri de gösterir. Burada yer alan burçla yani yükselen burcunuzun karşıt burcu ile daha iyi anlaşabilir ve daha derin sevgi bağları kurabilirsiniz. Bu olasılık yüksektir. Bu noktadaki sabit yıldızların etkisi orta yaş ve yaşlılık arasında kendini daha fazla ortaya koyar. Horary (soru) astrolojisinde en fazla dikkate alınan bölgelerden biridir.

4. paran ise IC - Imum Coeli, Ayakucu veya Kök noktasıdır. MC’nin tam karşısında yer alır ve 4. Ev’le ilgilidir. Ekliptiğin meridyeni ufkun altında kestiği noktadır. Bu bölge de 10 Ev ile bağlantılı çalışır. Aile ve kariyer konuları birbirinden etkilenir. Satürn ve Ayın yönettiği iki önemli ve karmik bölge diyebiliriz. 4. Ev’i kesen burcun özelliklerine dikkat edilmelidir. Bunun dışında 4. Ev’in, Ayın yönetiminde ve Yengeç burcunun özelliklerinde olduğu da unutulmamalıdır. MC’nin tam karşısıdır ve Güneş tam tepedeyken ona en uzak olan noktadır. IC noktası ailemiz, ebeveynlerimiz, atalarımız, soy karmamız, genetik özelliklerimiz, DNA yapımız, bilinçaltına dair geçmişimiz, çocukluk yaralarımız ve travmalarımız, güvenliğimiz, beslenmemiz, üstünde yaşadığımız topraklar, vatanımız evimiz, arsamızla ilgilidir. Çok daha derin anlamları da vardır. Aslında IC, mezar yerimizi de gösterir. Ay tarafından yönetildiği için tamamen karmik bir bölgedir ve karma astrolojide çok derin incelenir. Bu bölgedeki sabit yıldızların etkisi yaşlılıkta ortaya çıkar ve çoğunlukla bilgelikle ilgili olur.

Yukarıda detaylandırdığım bu 4 bölge kişi hakkında yoğun bilgi verir ve harita analizinde kişinin yaşam yolculuğu ipuçlarını yakalama açısından çok aydınlatıcıdır.