Giriş fotoğrafı: William A. Anders’in çektiği “Dünya’nın doğuşu” fotoğrafı


Uzay çok çekici; dinlerin öte dünya anlatısı ona ruhanilik veriyor, ölçülemezliği bilim insanlarını kışkırtıyor, yaz geceleri sevgililer yıldızları seyre dalıyor, minik çocuklar ay dedeye selam yolluyor, gök taşları güzel dileklerin havada uçuşmasına vesile oluyor. Öte yandan bu hoş hikâyelerin çıplak gözle izleyemediğimiz arka planında, sürekli bilgi yollayan ve internet bağlantısını sağlayan metal yığınları dolaşıyor.

Uzay araştırmaları sonucu kullanıma giren teknoloji ve aletlerin kısa listesi şu: cep telefonu, televizyon, MRI cihazı, kulak termometresi, mobil ultrason, çizilmez camlar, bebek mamaları, bulut teknolojileri, GPS, güneş enerjisi panelleri, yapay kalp pompası, engellilerin kullandığı protezler, su arıtma sistemi, kablosuz kulaklık… Yukarıda kullanılan teknolojinin günlük pratikteki yansımasını her gün yaşıyoruz. Affedersiniz, bir de topraksız susuz bitki yetiştirmek var, çünkü astronotların bir öğün yemekleri 7500 dolara falan mal oluyor.

Bu yazıda Neil Armstrong’un insanlık için attığı büyük adımdan öncesine kısacık bakacağız, sonra ilginç olaylar ve kenar köşede kalan bilgilerle büyük bilinmezliğe küçük bir adım atacağız.

Sputnik-2’nin geri dönüş mekanizması yoktu, yolcusu Laika adlı köpekti

Uzay Yarışı
Bugüne kadar 6 defa Ay’a gidildi, 12 astronot yüzeyinde yürüdü. Artık gerekeni öğrendik, uydumuza para harcamayalım noktasına gelindiğinde, hedefe Mars koyuldu ve Ay’da bir tesis kurma ihtiyacı doğdu. 

Kaynaklara bakılırsa ilk roketi 1045’te bambu borulara barut doldurmayı akıl eden Çinliler yapmış. 1650 yılında Polonyalı Kazimierz Siemienowicz bir roket planı çizmiş. Günümüzdeki sistemin temelini Rus bilgin Tsiolkovsky, 1903’te atmış. Amerikalı Goddard’ın 1926’da attığı roket 12,5 metreye yükselip 2,5 saniye havada kalmış.

1927’de Uzay Yolculuğu Derneğini kuran H. Oberth ve asistanı Braun 2. Dünya Savaşında Alman ordusu için V-1 roketlerini yaptılar. H. Oberth sonradan Apollo projesinde görev aldı. ABD ve SSCB’nin yarışı resmen 4 Ekim 1957’de başladı. Eisenhower’ın literatüre kazandırdığı deyimle “Uzay Yarışı”, yaklaşık 18 yıl sürdü.

1957’de SSCB’nin uzaya gönderdiği Sputnik-1 uydusu, 23 gün sonra atmosfere girerek yandı. Sputnik-2’nin geri dönüş mekanizması yoktu, yolcusu Laika adlı köpekti. Laika’dan önce Dezik, Tsygan ve Lisa isimli köpeklerle deneme uçuşları gerçekleştirilmişti.

NASA henüz kurulmamışken, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü (Caltech) Sputnik 1’den epey küçük olan Explorer 1 uydusunu geliştirdi. 1958’de NASA (National Aeronautics and Space Administration) adıyla fırlatılan ilk uzay aracı Pioneer oldu.

1959’da SSCB’nin Luna 1’i Aya yakından geçen ilk nesneydi. ABD’ye ait Explorer 6, aynı yıl Dünya’nın uzaydan ilk fotoğrafını çekti.

1961’de, Yuri Gagarin, Vostok 1 uzay mekiği ile Dünya yörüngesine ulaştı. İlk kadın kozmonot Valentina Tereshkova. 1963’te Vostok-6 ile Dünya’nın yörüngesinde 48 tur attı. 1965’te Aleksey Leonov 12 dakikalık uzay yürüyüşünde aracına geri dönemezse diye yanına bir intihar hapı almıştı.


İlk uzay selfisi, Buzz Aldrin, 1966

Luna 9 ve Surveyor 1, 1966’da Ay’ın yüzeyine yumuşak iniş yapmayı başardılar. ABD’nin Mercury Projesinde insanlardan önce maymunlar görev almıştı. Apollo 1 denemelerinde üç astronot hayatını kaybettiğinde yıl 1967’ydi.

1968’de Zond projesi kapsamında SSCB iki kaplumbağayı Ay’a gönderdi. Bunlar Dünya’ya dönebilen ilk karasal organizmalardı. Frank Borman, James A. Lovell, William A. Anders Apollo-8 uzay aracı ile Ay yörüngesine ulaştılar ve Anders “Dünya’nın doğuşu” fotoğrafını çekti.


Jeanne Wilson, 1969’da, Apollo 11’in ekibinin uzay giysilerini diken gruptaydı. Terziler uzmanlıklarına göre ayak, gövde gibi parçalarla ilgileniyor, kritik parçalardan eldiven, astronotların el kalıbına göre dikiliyordu. Biten giysiler iğne vb. malzeme unutulmasın diye iki kez x-ray’den geçiriliyordu. Wilson’ın kardeşi Joanne Thompson, 6-8 saatlik uzay yürüyüşlerine dayanacak elbiseyi üretmek için, örneklerin yırtılana kadar laboratuvarda deneye tabi tutulduğunu söylüyor.


Ve 16 Temmuz 1969 tarihinde Apollo 11 uzay gemisi ile yola çıkan Neil Armstong, Buzz Aldrin ve Michael Collins 20 Temmuz 1969 tarihinde Ay’a vardılar. Sonrası da geldi işte…

ABD ve SSCB Apollo - Soyuz Test Projesi (ASTP) için görüşmelere başladı. Böylece Uzay Yarışı başka yarışlara evrildi…


1973’te skylab’de ağır iş yükünden bunalan astronotların greve gittiğine dair bir söylenti var. İzleme menzilinin dışına çıkılan 90 dakika veya mürettebatın haberleşmeyi kesmesi diye iki dedikodu söz konusu. NASA reddediyor, ama astronotlar da haklı, mesaileri 16 saatmiş.

Son teleskop JWT
1990’dan bu yana uzayın sırlarını bize gönderen Hubble Uzay Teleskobunun varisi James Webb Uzay Teleskobu (JWT), fırlatıldı, ama ne maceralar sonrasında… Hubble’ın aynası 2,4 metreyken, JWT’ninki 6,5 metre çapında. Hubble 550 km ötede olduğu için tamiri mümkün, JWT bir süre işini tek başına görecek.

JWT 25 Aralık 2021’de Dünya’dan ayrıldıktan bir ay sonra, Güneş-Dünya sisteminin beş statik noktasından biri olan L2’deki yörüngesine ulaştı. (Beş L noktası var. Güneş ve Dünya gibi iki cisimli bir sistemin kütleçekim alanlarının etkilerinin dengelendiği bu noktalara -Lagrange Noktaları -“L” noktaları-, deniyor. Bu noktalara çok hafif üçüncü bir cisim yerleştirildiğinde, cismin pozisyonunun koruması ve yakıt tüketiminin azaltılması mümkün olabiliyor). İlk iş origami gibi katlanan kalkanların ve aynaların açılmasıydı. Sırada aynaların hizalanması ve teleskobun yönlendirilmesi var. Bu ayarlar sayesinde aynalar saç telinin 10.000’de biri hassaslığında kontrol edilebilecek. JWT günümüzden 13,5 milyar yıl öncesine bakacak, yani Büyük Patlama’dan 100-250 milyon yıl kadar sonrasına… Böylece galaksilerin gelişimini hatta karanlık maddeyi araştırabileceğiz.

NASA, JWT için 20 senede 10 milyar dolar civarında para harcadı, oysa 1997’de bütçesi 500 milyon dolar diye düşünülmüştü. Fırlatma 15 kez ertelendi. Büyük projelerde defalarca yapılan testler, araca hasar veriyor; mesela yanlış temizlik malzemesi kullanılması nedeniyle itki valfleri hasar görmüş, bir sarsılma testi sırasında 70 kadar vidası yerinden çıkmış, Güneş panellerini tutacak mandalların doğru takılmadığı anlaşılmış.

Teleskop 2021 Aralık sonunda, Fransız Guyanası’ndan fırlatıldı. Uçağa sığmayan teleskobun deniz yoluyla taşınması gerekiyordu. Malum açık denizlerde korsanlar var ve teleskop aynaları 18 karat altın kaplı. Bilim dünyası böyle dertlere alışık; 1872’de Allegheny Gözlemevi’nin teleskop lensi çalınmış ve lensin iadesi için para talep edilmiş. Gözlemevinin astronomu Samuel Langley nasıl becerdiyse, hırsızı ikna etmiş. Çizik içindeki lensi lens mecbur tamir etmişler. James Clerk Maxwell Teleskobu 1984 yılında İngiltere’den Hawaii’ye taşınacakmış. Paragöz kaptan, Hollanda’da gemiye yüzlerce kilo patlayıcı almış. Yarattığı gerilim ve gecikme, kaptanın başına, yüksek bir ceza olarak patlamış. Cezayı ödemeyeceğini söyleyen kaptan, parasını almazsa teleskobu denize atacağı tehdidini savurunca devreye Sahil Güvenlik girmiş.

ISS’de uyumak

Kessler sendromu ve çözümler
Kessler sendromu şimdilik kuramda kalsa da Dünya’nın yörüngesinin çöplerle dolması sonucu bazı uyduların kullanılamaz hale gelebileceğini öngörüyor. Dünyanın yörüngesindeki uyduların yanında, uzaydaki çöpler ayrı bir sorun yaratıyor. 2009’da kullanılmayan Kosmos-2251 ile bir İridyum 33 uydusu çarpışmış, en az 1800 parça çöp meydana gelmiş. Yörüngedeki kalabalığın müsebbiplerinden Elon Musk’ın şirketi SpaceX’in Starlink ağı için yaklaşık 1900 uydu fırlatılmış. Bu uydular 2021’de neredeyse Çin’in uzay istasyonuna çarpacakmış. Pekin, bunun üzerine Birleşmiş Milletlere (BM) şikâyette bulunmuş. Çin, çöpler için de bir uydu fırlatmış, çünkü artık kullanılmayan 10-50 cm’lik bir Rus ajan uydusu, Çin uydusuna çarpmış. Sonuç en az 37 parça çöp...

Avrupa Uzay Ajansı, 10 cm’den büyük 34.000, boyutları 1 mm ile 1 cm arasında değişen 128 milyon nesneyle, yaklaşık 9200 tonluk uzay çöpü olduğunu tahmin ediyor. 1957’den bu yana Dünya yörüngesine yaklaşık 10.680 uydu yerleştirildi, bunların 6.250’si hâlâ uzayda, fakat 3700’ü çalışıyor. Uzay çöpleriyle çarpışmalar, cep telefonları ve çevrimiçi bankacılık gibi hizmetlerde büyük bir etkiye sahip olabiliyor. Avustralya, ABD ve Japonya son dönemde uzay çöpünü eriterek metal çubuklara dönüştürebilecek bir uzay dökümhanesi tasarlıyor. Bu metal çubuklar itki sisteminde yakıt olarak kullanılabilecek.

Kaynaklar:
https://www.birgun.net/ara?q=lagrange%20noktalar%C4%B1
https://www.birgun.net/haber/dunya-nin-uzaydaki-en-buyuk-gozu-jwst-370773
https://www.birgun.net/haber/en-buyuk-teleskoba-korsan-tehdidi-344869
https://www.gazeteduvar.com.tr/cin-elon-muski-bmye-sikayet-etti-uzayi-copluge-ceviriyor-haber-1547108
https://www.birgun.net/ara?q=gizem%20%C3%A7oban
https://www.birgun.net/haber/uzaydan-dondugunuzde-artik-ulkeniz-olmasaydi-ne-yapardiniz-379517
https://www.facebook.com/JudithSBeatty/posts/10223063158306245
https://www.facebook.com/ArnoldsAttic/posts/474862147567054
https://www.birgun.net/haber/james-webb-ince-ayar-cekerken-377871
https://www.isbank.com.tr/blog/uzay-teknolojisi-sayesinde-gelistirilen-araclar https://www.gazeteduvar.com.tr/hubble-uzay-teleskobu-28-milyar-isik-yili-mesafedeki-yildizi-goruntuledi-haber-1558636 https://www.cumhuriyet.com.tr/bilim-teknoloji/uzayda-devrim-niteliginde-proje-benzin-istasyonu-acmak-gibi-1886414 https://www.indyturk.com/node/334466/bi%CC%87li%CC%87m/d%C3%BCnya-y%C3%B6r%C3%BCngesindeki-uzay-%C3%A7%C3%B6plerini-toplamak-i%C3%A7in-f%C4%B1rlatma-g%C3%B6revi https://evrimagaci.org/uzayda-ve-ayda-tarim-yapilabilir-mi-7873