Yaşınız kaç olursa olsun, bale eğitmeni denildiğinde aklınıza ilk gelen isim hiç kuşkusuz Lili Barokas -ya da öğrencilerinin kendisine hitap ettiği şekliyle Madame Lili- olur. Herkesin bildiği bu ismin arkasındaki şahsiyeti tanımak içinse söyleşiler ya da haber yazıları yeterli olmaz, başlı başına bir kitap yazılması gerekir. Madame Lili’nin bilinmeyen yönlerini keşfetmek isteyenler varsa, bu yazıda bir balerinin yanı sıra, gerçek bir filantropistle tanışacağınızı önceden belirtmem gerekir.

1933 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Lili Barokas’ın baba tarafı Bulgaristan’dan, anne tarafı ise Rusya’dan Türkiye’ye göç etti. Ailenin en küçük çocuğu olan Lili’nin dans tutkusu dört yaşında başladı. İtalyan Okulu’nda müsamere dolayısıyla okula davet edilen bir bale hocası Lili’nin bu yeteneğini fark edince, hemen ailesiyle görüşmeye karar verdi ve onlara, kızlarına dans dersleri aldırmalarını önerdi. Böylece Madame (Krasa) Arzumanov’dan dersler almaya başlayan ve baleyi hayatının bir parçası haline getiren Lili liseden mezun oluncaya dek, her yıl hem müsamere hazırlıklarına yardımcı oldu, hem de sahnede rol aldı.

On iki yaşındayken, Eminönü Halk Evi’nin Türkiye çapında düzenlediği bir bale yarışmasında birinciliğe layık görüldü. Öğrencilik yıllarında, Cumartesileri okul sonrası, bazı arkadaşlarının annelerinin ricası üzerine, ufak bir harçlık karşılığında önce bale dersi vermeye, sonra da hep beraber sinemaya gitmeye başladı. Bir gün, yolda karşılaştığı bir tanıdıkları ona Rum Okulu’nun bale öğretmeni aradığından söz etti. İlk başta tereddüt ettiyse de, bir kez denemek için gitti ve bir süre burada bale dersleri verdi. Liseden mezun olduktan sonra, London Royal Akademi’nin Bale Öğretim Görevlisi (teaching member) sertifikasını almaya hak kazandı ve Mimar Sinan Üniversitesi’ndeki konservatuar derslerine dışarıdan davetli olarak katıldı. Nişantaşı Şişli Terakki Lisesi’nde tam 30 sene boyunca, Beyoğlu Musevi Lisesi’nde ise bir dönem bale öğretmenliği yaptı. Birçok resital hazırladı. 1956’da Kadın Hastalıkları Uzmanı, Jinekolog Dr. Ruben Barokas ile hayatını birleştirdi. Sonraları eşinin muayenehanesinin de yer aldığı, kendi evlerinde, ‘Rüya Bale Kursu’nu açtı ve günümüze dek sayısız balerin yetiştirdi.

Buraya kadar paylaştığım bilgilerin tamamını olmasa da büyük birçoğunu farklı kaynaklardan duymuş, okumuş ya da görmüş olduğunuzu tahmin ediyorum. Oysa bundan sonra paylaşacaklarım Lili Barokas’ı bale dışındaki yetenekleriyle, sosyal sorumluluk projeleri ve filantropist yönüyle daha yakından tanımanızı sağlayacak.

Küçüklüğünden beri müziğe büyük ilgi duyan Lili Barokas, günün birinde uygun fiyata ikinci el bir piyano bulunca, eşine dahi haber vermeden gidip onu satın almış. Hatta sırf bu yüzden akşam eve geç saatte varabilmiş ve gelen misafirlere, “Bir dahaki gelişinizde size piyano resitali vereceğim,” deyince herkes çok şaşırmış. Matmazel Mitrani’den piyano dersleri almaya başlamış, ancak vakitsizlikten derslere ara vermeye karar vermiş ve zaman içinde, kendi kendine piyano çalmayı öğrenmiş. Gerçek bir dans, tenis ve yüzme tutkunu olduğu için pandemi sırasında dahi, o spor aşkından geri kalmamış. Hayatı boyunca sosyal sorumluluk projeleri desteklemeyi görev edinen Lili Barokas, ‘Çocuklar için Ballet’ adlı ilk Türkçe bale kitabının da yazarı.

Sosyal sorumluluk demişken, resitallerinden söz etmemek olmaz… Her fırsatta kurum ve derneklerde, özel günler için gönüllü olarak bale resitalleri organize etti. Böbrek Vakfı yararına dönemin ünlü mekânlarından Yunus Emre Kültür Merkezi’nde bir organizasyona imza attı ve dört sene arka arkaya Swissotel’deki Viyana Opera ve Balosu için gösteriler hazırladı. Son olarak da GKD’de “Pera Pera” adlı oyunun danslarını hazırladı. Ve cemaate tüm katkılarından dolayı 22 Kasım 2012 akşamı, Ulus Amram Oditoryumu’nda düzenlenen bir jübile ile onurlandırıldı.


Reuven & Lily Barokas “Yüksek Riskli Gebelik Ünitesi”
Dr. Ruben Barokas ile 50 yılı aşan mutlu evlilikleri süresince çocuk sahibi olmayan ve tüm sevgisini öğrencilerine yoğunlaştıran Lili Barokas, 2009 yılında eşini kaybettikten sonra sevgisini ve şefkatini dostlarıyla ve arkadaşlarıyla paylaşmayı sürdürdü. 85 yaşındayken mesleğiyle vedalaşmayı tercih etti, ancak aktif yaradılışı, neşeli kişiliği ve pozitif karakteri bir köşede oturup, hiçbir şey yapmadan durmasına izin vermeyecekti. Ve sevginin en iyi, paylaşarak çoğaldığını bildiği için de bunun en güzel örneklerinden bir tanesini gerçekleştirdi. İsrail’deki Laniado Hastanesi ile temasa geçerek, burada kendisinin ve rahmetli eşinin adının taşıyan bir servis kurdu.

Açıldığı 1976 yılından beri, modern ve son derece gelişmiş yöntemlerle hastalarına hizmet veren Laniado Hastanesi, Netanya’nın 350.000 kişilik nüfusuna ve hızla büyüyen şehrin çevresindeki kasaba ve köylere hizmet veren tek hastane olma özelliğini de taşıyor. Sanz Tıp Merkezi olarak da bilinen Laniado Hastanesi kadın doğum servisine 22 Kasım 2022 tarihinde yeni bir ünite eklemenin mutluluğunu yaşadı. Efsanevi bale öğretmeni, isimlerini taşıyan plaketin açılış günü olan 25 Kasım tarihinde Laniado Hastanesi’ndeydi.

Reuven & Lily Barokas “Yüksek Riskli Gebelik Ünitesi” 180 metrekarelik bir alan üzerinde yer alan, 12 yatak kapasiteli 6 geniş odası ile Netanya’daki bu kâr amacı gütmeyen hastanenin gözbebeği oldu. Yılların bale hocası, filantrop sanatçı Lili Barokas’ın, kendi ve eşi adına açtığı bu ünite, hamilelik döneminde ortaya çıkan sorunlarla mücadelede annelerin ve bebeklerinin sağlığını ön planda tutacak. 2021 senesinde 1.307 yatış günü ile hastanedeki doğum oranının %12’sinin gerçekleştiği doğum bölümünün, daha çok uzun yıllar sağlıklı annelere ve bebeklere hizmet etmesi ise Lili Barokas’ın tek dileği. Çünkü biliyor ki, bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.