KİŞİSEL GELİŞİM - Etel Sason


Günümüzün bütünsel bakış açısıyla ‘Sanatla Şifa’, klasik yolla değil, bireyin kendine özgü, terapistin yardımı olmadan, kendi titreşimini yükselterek,  şifalanması demektir.

İnsanoğlu yüzyıllardır bu hayata geliş nedenini araştırır. Avuç kadar bir bedene doğar, kısa sürede beden koşar adımlarla büyür, gelişir, derken küçülür ve toprağa karışır. Bu süre zarfında bedenin içinde ve dışında çok farklılıklar yaşanır.

Günlük hayatımız, yapılması gereken görev ve sorumluluklarla yoğun geçer. Her yaş, her profil insan, sabah uyandığı andan itibaren, günlük yaşantısına koşar, bir yandan trafik, bir yandan iş-aile-eğitim-spor derken bir sonraki günün hazırlıkları, günün 24 saatini ne kadar planlı bilinçli geçireyim dese de, hep eksik, hep yetersiz kalır. Akşam olur, bir bakar ki, bitmiş, nefes alamıyor, kolunu kaldıramıyor, mecali kalmamış!

Bedeni bu kadar hor görüp, hiç kendine vakit ayırmadan günü tamamlamak, kısa sürede tükenmişlik ve bitkinlik hissettirir. Temel sorumluluk, bu bedene değer vermektir. Aksi takdirde yaşamın anlamı kalmaz!

Bedene değer vermek, onu daha güçlendirerek sağlanabilir. Hayatımıza şu alışkanlıkları eklemek, enerji depomuzu zenginleştirir:

  1. Derin nefes almak, uzun nefes vermek

Korku ve endişe nefesi bozar, o sıkışıklıkta oturarak, nefesini dinlemek, kol bacaklarını hissetmek bedene yardımcı olur. Her gün 15-20 dakika yürüyüş, düzgün nefesi geri çağırır. “Şimdinin Gücü” kitabının yazarı Eckhart Tolle, düzgün nefesin bize dinginlik ve içsel huzura kavuşturacağını söyler.

  1. Meditasyon yapmak

Günlük karmaşada kızgınlık ve üzüntü gibi duygular bedeni sarsar, 15 dakika gözleri kapatıp, bedeni izlemek, olana izin vermek işe yarar. Ayurvedik tıp doktoru Deepak Chopra, meditasyonun beyne kan akışını hızlandırdığını ve uyanık olan bedenin bir sükûnet içine girdiğini iddia eder. Eckhart Tolle de,  “Sahip olduğunuz tek şey, şu andır” düşüncesiyle meditasyonun önemini vurgular.

  1. Şükretmek

Beyin işlevleri konusunda araştırmalar yapan Doktor Joe Dispenza şükretmenin beyinde yarattığı olumlu etkileri anlatır. Şükretmek vücuda enerji pompalar, bireye hafiflik, minnettarlık ve maddi-manevi doygunluk aşılar.

  1. Sağlıklı yemek yemek

Vücudun yeni hücre oluşturmasına, eskileri onarmaya yardımcı olur. Beden her gün ortalama 232 adet yeni hücre üretir.

  1. Her akşam en az 7 saat uyumak

Beynin sürekli konuşan dilini sakinleştirir, düşünceleri ayıklar, bedeni dinçleştirir.

  1. Sevdiğiniz ortamlarda, sevdiğiniz kişilerle daha çok vakit geçirmek

Sevdiğiniz insanlarla kahkaha atmak, bedenin mutluluk hormonu seratonin salgılamasına yardımcı olur. Müzik dinlemek de, kan basıncını düşürür ve bedene gevşeme ve rahatlama sağlar. 

  1. Günlük karmaşada kendini şımartacak küçük hoşluklar eklemek

Hayatı renklendirecek yaratıcı çalışmalar, fiziksel olarak beyin fonksiyonlarını hızlandırır. Bedeni kullanarak yaratılan çizim, boyama veya heykel yapmak, dans etmek, bireyin iç dünyasını aydınlatır, birey kendini değerli ve önemli hisseder. Sanatsal faaliyetler duyguları dışa verebilmenin en doğal yoludur, bu sayede bireyin özsaygısı gelişir.

Gözlerimizle gördüğümüz, dokunabildiğimiz ve hissedebildiğimiz bir bedene sahibiz. Aslında etrafta sahip olduğumuz pek çok maddi-manevi değer varsa da, gün olup hepsini kaybedebiliriz. Dolayısıyla yaşamın gerçeği şudur:

İnsanoğlunun tek sahip olduğu saray, bedenidir. Bir bedene sahibiz, yaşamı dolu dolu yaşamak, ancak beden sağlığı ile mümkün olabilir.

Nazım Hikmet şöyle ifade eder:

Yaşamak şakaya gelmez,

büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın.

bir sincap gibi mesela,

yani, yaşamın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,

yani bütün işin gücün yaşamak olacak.

Hayatı yaşamaktan daha önemli bir amaç var mı? Hayata sihirli bir toz bulutu misali inatla inan ve kendine teşekkür et…