Bir şehir efsanesidir, “kışın dondurma yenmez” demek… Bal gibi de yenir, hem de çocuklara bile verilir. Çünkü dondurma söylenilenin aksine hasta etmez, tam tersine sağlık deposudur…. Yeter ki, hijyen kurallarına ve saklama talimatlarına uygun olarak tüketilsin… 2005 yılında Londra’da bir psikiyatri kliniğinin yaptığı araştırmaya göre, dondurma yenildiğinde beyindeki haz merkezi uyarılıyor ve kişi kendini iyi hissedip mutlu oluyor. O halde biz de bu yazıyı güzel bir dondurma eşliğinde okuyalım…

Dondurmanın tarihçesi
Dondurmanın kökenine ait birçok hikâye anlatılmakta. Antik Çin’de sıklıkla dondurulmuş tatlılarla ilgili efsaneler vardır. Dondurmanın tarihçesi ile ilgili bilgiler arasında, Moğol İmparatorluğunda yapılan meyve, buz ve sütün karışımından söz edilir. Daha sonra imparatorluğun sınırlarının genişlemesi ve Arap tüccarların aracılık etmesiyle dondurma Avrupa’ya getirildi.

Bir diğer kahramanımız boğazına düşkünlüğü ile tanınan Roma İmparatoru Neron. Gladyatör dövüşlerini seyrederken kendisine lezzetli yiyecekler sunan çeşni başlarını ödüllendirmesi gelenek haline gelir. Günlerden bir gün çeşni başlarından biri dağın zirvesinde topladığı karlara bal ve meyve katarak İmparatora sunar. Bu leziz tatlıdan etkilenen ünlü diktatör, ertesi gün kölelerini kar toplamaya gönderir. Böylece dondurma tarih sahnesinde yerini alır. İtalyan düşesi Catherine de’ Medici, Fransa kralı 2. Henri ile evlenmek üzere gittiği Fransa’ya ünlü şefleri de davet eder. Şeflerin, “sorbe” denilen donmuş meyve sularıyla hazırlanan bu lezzet ile davetlileri etkilediği söylenir. Tam bir asır sonra İngiliz Kralı 1. Charles yediği bu soğuk tatlıyı çok sever ve yapan ustaya formülü gizli tutmasının karşılığında ömür boyu emeklilik teklif eder.
Antik Yunanistan’da kar, içecekleri soğutmak amacıyla kullanılıyordu. Tıbbın babası sayılan ünlü doktor Hipokrat, soğutulmuş içeceklerin mideye zararlı olduğunu söyledi. Dağlardan toplanan kar sağlıksızdı, kalın bağırsakta sancılara ve kasılmalara sebep olmakta idi. Günümüzde bademcik ameliyatı olanlara, ameliyat sonrası dondurma yedirildiğini düşünürsek, dondurmanın o günden bugüne aklandığını anlarız.


Armutlu-peynirli dondurma

Farklı malzemelerle değişik tatları keşfetmeye hazır mısınız?
Dondurmanın en çok satılanı vanilyalı ve çikolatalı olanıdır. Ancak malzemeleri ile şaşırtıcı, damak zevki ile ters köşe yapan bazı dondurmalar sıkça tüketiciye sunulmakta ve ilgi görmektedir. Listeye girmeye hak kazanan turşulu dondurma mangonun eşlik etmesi ile ABD’de hazırlandı. İlk önceleri sınırlı sayıda üretilse de menüye girmeyi başardı. Tokyo’da at eti ile hazırlanan dondurma sınırları zorlamakta. ABD ilginç dondurma üretiminde sınır tanımıyor, kaz ciğeri aroması ile hazırlanan dondurmanın tarifi gizli tutuluyor. Armutlu-peynirli dondurma ödüle layık görüldü. Viski-mısır, ıstakoz-çikolata ikilileri şaşırtan lezzetler arasında…


Kulfi, Hindistan

Farklı ülkelerde dondurma hem şekil, hem de isim değiştiriyor
Hindistan’da Kulfi adı verilen dondurma, fıstık mangonun yanı sıra kakule ve safran da içerir. Hindistan’daki yaygın baharat kullanımının dondurmaya yansımasına şaşırmamak gerekir. Almanya’nın Spaghettieis adını alan dondurmaları, aynı spagetti gibi ince makarna formundadır. Renginin domates sosuna benzemesi istendiği için, çilekten faydalanılır. 1969 yılında Dario Fontanella tarafından bulunan bu dondurma vanilyalı olup, her yıl yüksek miktarda (yaklaşık 25 milyon kâse) satılmaktadır.

Spaghettieis, Almanya

Es-Doger ise, bir Endonezya dondurmasıdır. Hindistancevizi sütü ve mango karışımı olan bu dondurma bal ile lezzetlendiriliyor. Bernardo Buontalenti’nin ilk kez ürettiği ve tarihçesi 1500’lü yıllara uzanan dondurmanın adı Gelatto. Gelatto bir İtalyan dondurması. Japonya’da tatlandırılmış, yoğun şeker içeren, sütle kaplı dondurmanın lezzetli olduğu biliniyor. Tarihi 11. yüzyıla kadar uzanır. Yolunuz Malezya’ya düşerse Ais Kacang yemeyi ihmal etmeyin. Kırmızı fasulyenin jöle ve şurubundan yapılan, fındık ve mango ile lezzetlendirilen bu dondurmanın ne kadar damak zevkimize uyduğunu bilemiyorum. Meksika’da ise Paletas yenir. Paletas su bazlı bir dondurmadır, meyve suyuna meyve parçacıkları eşlik eder. Hepimizin zevkle yediği dondurma ile özdeşleşmiş bir tat ise Eskimo dondurmaları... Eskimo dondurmalarının ülkesindeki adı “Akutak”. Zevkle yediğimiz sinema antraktlarının vazgeçilmezi “Alaska Frigo”nun et, sıvı yağ, dönüşmüş yağ, balık ve ren geyiği ile meyvelerin karışımından yapıldığını öğrenmek şaşırtıcı ve bizim kültürümüze göre düşündürücü.

Es-Doger, Endonezya

Türkiye, bir şehir dondurması ile adeta özdeşleşti. Kahramanmaraş dondurması sırrını, Ahir Dağı yaylalarında yetişen kekik ve yabani orkide çiçekleri ile beslenen keçilerin sütünden ve gene orkidelerin yumrularından elde edilen salepten alır. Elbette dondurmanın kıvamını tutturmak için çaba gösteren ustanın sabrını da takdir etmek gerekir.
Ülkeler arasında farklılıklar görülmekle birlikte veganlar da düşünülmüş. Hindistancevizi sütü, soya sütü veya badem sütü ile hazırlanan dondurmalar tüm dünyada seçenekler arasında yerini alıyor.

Neden üzümlü dondurma yoktur?
Yıl 1876, Dünya Fuarı birçok ilke imza atan bir fuar olarak anılmakta. Dondurmanın gelişme sürecinde önemli bir mucit olan Robert Green, üzümlü dondurma icat edeceğine söz verir. Ancak Green üzümlerin, içinde donmalarını önleyen bir molekül olan antosiyan içerdiğini bilmiyordu. Green, üzümlü dondurmayı yapmayı beceremedi. Tarih boyunca, başka denemeler yapanların da başarılı olamadıklarını biliyoruz. 

1976 yılında, Ben ve Jerry Dondurmalarının sahiplerinden Ben âşık olduğu kız için bir yenilik yapmak istedi. 1984 yılında verdiği bir röportajda Ben Becky’ye çok âşık olduğunu ve ona yepyeni bir dondurma tadı ile sürpriz yapmak istediğini itiraf etti. Ben, üzüm kabuğundan ve suyundan faydalanarak dondurma imal etmeyi başardı. Dondurmayı ilk olarak köpeğine tattırdı. Köpek önceleri yediklerinden memnun olsa da, daha sonra aniden kalbi durdu. (Çünkü köpeklerin antosiyanin’e alerjisi vardır. Antosiyanin, pH’larına bağlı olarak üzüme, kımızı, mor, mavi, siyah veya yeşil rengini veren pigmentlerdir.) Bu olaydan sonra kimse üzümlü dondurma yapmaya yeltenmedi. Günümüzde teknoloji ilerledi, eminim şu anda dünyanın bir köşesinde üzümlü dondurma yapmayı deneyen birileri vardır.


Kızarmış dondurma

Biraz magazin biraz bilgi
İlk dondurma tarifi 1718 yılında Londra’da yayınlanan Mart Eales adında bir yazarın yemek tarifleri kitabında yayınlandı.
Kızarmış dondurma özel bir tariftir ve tutturulması zordur.
Dünyanın en pahalı dondurması New York’ta bir restoranda da satılır. 1000 dolara satılan bu dondurma altın folyo ile kaplanır yer mantarı, egzotik meyveler, badem ezmesi ile servis edilir. Bu dondurma altın kaşık hediyelidir.
Napolyon tam bir dondurma bağımlısı idi. Sürgünde bile dondurma olmadan masaya oturmazdı. Muhtemelen depresyondan dondurma sayesinde kurtuldu.
Kanadalılar dünyanın en büyük dondurmasını yarattılar. Bu dondurma 25 ton ağırlığında idi.
Asya’da bir restoran Viagra eklenmiş dondurma sunması ile ünlendi. Yiyenler memnun kaldı mı bilmiyoruz.
Amerika’da her yıl temmuz ayının 3. pazarı Dünya Dondurma Günü olarak kutlanır.
Hindistan’da dondurma yalamak yasaktır. Dondurma yemek için kaşık veya çabuk kullanmak gerekir.
Profesyonel dondurma tadımcıları daha önce her türlü aromadan ve tardan arındırılmış altın kaşık kullanırlar.
Venezüella’nın Meridu kasabasında kurulan bir dondurma salonunda soğan, sarımsak, havuç, domates, karides, kalamar, domuz kabukları ve kırmızı biber gibi çok çeşitli ürünlerden dondurma hazırlanır.

Hepinize afiyet olsun

Kaynakça:
https;//marasgurme.com
https://onedio.com
https://www.cokilgincbilgiler.com
https://www.kamusonbahar.com
https://www.gazeteduvar.vom
https://www.egedondurma.com.tr