Haber fotoğrafı: Pink Martini

Yaza bir merhaba demek gerekirse, Temmuz’dan bir gün almak gerekir. Madem Temmuz ayı geldi çattı, öyleyse ne duruyoruz, yazı kutlamanın tam sırası… Bu yaz sıcak geçecek besbelli, her sene olduğu gibi sıcaklık rekorları kırılacak, insanlar sürekli esmediğinden şikâyet edecek, sonra bir bakmışız yaz ayları göz açıp kapayıncaya dek geçmiş ve yine aynı döngüde sonbahar gelmiş. Hayat kısa, her anın, yazın, kışın, baharların kıymetini bilmek lazım. Temmuz’un güzellikleriyle dolu günlerde coşkuyla kutlayalım hayatı, çünkü yazın hakkını verecek bir sanat ajandası sizleri bekliyor.

Ne dinleyelim ǀ KONSER
Sympathique, Hang on Little Tomato, Hey Eugene, Splendor in the Grass, Joy to the World, 1969, A Retrospective, Get Happy, Dream A Little Dream ve Je Dis Oui albümleriyle altın ve platin plak kazanan, Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip olan Pink Martini 30.Yıl Turnesi kapsamında 21 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda Türkiye’deki hayranları ile yeniden buluşmaya hazırlanıyor. 20’nin üzerinde farklı dilde şarkılar söyleyen Pink Martini, albümlerinde Üsküdar’a Gider İken ve Aşkım Bahardı şarkılarına da yer vermişti. Kendilerini “Dünyanın değişik köşelerinden melodileri ve ritimleri bir araya getirerek modern bir formda sunan müzik arkeologları” olarak tarif eden topluluğun şarkıları, La Casa De Papel’den Desperate Houseviwes’a kadar birçok dizi ve filmde de yer buldu. Samurayların aşk şarkılarından 1930’ların Küba müziğine, Fransız şansonlarından Brezilya sokak şarkılarına kadar dinlemesi en keyifli şarkıları seslendiren Pink Martini, China Forbes’un sıcak vokali ve Storm Large’ın konuk sanatçı olarak yer alacağı konserde, izleyicilere unutulmaz bir gece yaşatacak. Biletler Passo’da!




Ne izleyelim ǀ TİYATRO
Cumhuriyet tarihinde görülmüş en büyük işçi hareketi olan 15-16 Haziran 1970 olaylarının zengin bir ailenin mutfağına yansıması tiyatro sahnesinde nasıl görünürdü? Vasıf Öngören’in bu olayları eğlenceli bir biçimde aktardığı Zengin Mutfağı, tiyatro sahnesinde defalarca yorumlandı ve beyazperdeye de uyarlandı. Hizmet etmekten başka bir şey düşünemeyen köşk çalışanları, gözlerinin önünde gelişen olaylar karşısında kayıtsız kalamazken, toplumdaki değişimden her biri kendi payına düşeni alır. 1978 yılında ilk kez İstanbul Şehir Tiyatroları’nda oyunda aşçı Lütfü Usta’yı canlandıran Şener Şen, 40 yıl aradan sonra aynı rolde ve genç bir oyuncu kadrosuyla sahneye çıktığında büyük bir ilgiyle karşılanıyor ve ayakta alkışlanıyor. Ekipçe her oyunu kapalı gişe oynadılar ve şimdi de açık havada sahne alacaklar. Zengin Mutfağı, 8-9 Temmuz akşamları Maximum Uniq Açıkhava’da, biletler Bubilet.com’da.




Nereyi gezelim ǀ SERGİ
Botter Sergileri serisinin ikincisi olan Solo Botter: Nuri İyem sergisi Casa Botter’de açıldı. Anadolulu kadın portreleriyle tanınan ve toplumsal gerçekçi akımın usta ismi olan Nuri İyem’in sanatı, bakar bakmaz duygusal bir yakınlık kurabileceğimiz imgelere odaklanıyor. Her seferinde yeni baştan yorumladığı ikonik kadın yüzleri, renk ve ışık ile yoğunlaşarak romantik bir atmosfere bürünen manzaraları, dönemi için köyden kente göçün sembolü haline dönüşen figürlü kompozisyonları, her türlü yokluğa ve zorluğa rağmen umutlarını yitirmeyen aşıkların sevgi dolu portreleriyle resim sevgisini toplumun her kesimine yaymayı arzulayan Nuri İyem’in sergisi farklı döneminden karakteristik çalışmalarını bir araya getiriyor. Küratörlüğünü Levent Çalıkoğlu’nun, asistan küratörlüğünü ise İrem Büşra Coşkun’un üstlendiği sergi, yaşadığı coğrafyaya özgü bir öz arayışını üzerinde yoğunlaştığı her temada çözümlemek üzere tuvalin karşısına yerleşen Nuri İyem’in kendine özgü sanatçı kişiliğini ve çalışmalarını hatırlatmayı amaçlıyor. İBB Kültür ve İBB Miras ev sahipliğinde düzenlenen sergi, 29 Ağustos 2024’e dek pazartesi hariç her gün Casa Botter’de gezilebilir.




Nereye gidelim ǀ FESTİVAL
Uluslararası Gümüşlük Müzik Festivali, ilk kez 2004 yılında Bodrum’un tarihî değerleriyle öne çıkan şirin balıkçı kasabası Gümüşlük’te düzenlendi ve o günden beri de her yıl yazın en güzel akşamlarında müzikseverlerle buluşmaya devam ediyor. Her yıl yaz mevsiminde 1-2 aylık bir dönemi kapsayan festival, yurdumuz ve dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen, birbirinden değerli müzisyenleri çatısı altında konuk ediyor. Dünyanın ve Türkiye’nin en uzun soluklu ve kapsamlı festivalleri arasında yer alan Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali, her yıl 20 ila 30 civarında konser ve gösteriyle bugüne kadar 300 civarında etkinliğe ev sahipliği yaptı. 400 yıllık bir tarihe sahip Ortodoks şapeli Eklisia’da gerçekleştirilen konserleri her yıl 15 bin civarında konuk izleme olanağı buldu. Bu yıl 19 Temmuz’da başlaması planlanan festivalin programını www.gumuslukfestival.org/tr/ sitesinden takip edebilirsiniz.




Nereye kaçalım ǀ GEZİ
İstanbul’dan sadece 5 saatlik bir araba yolculuğu ulaşabileceğiniz Ayvalık ve oradan da bir köprüyle bağlanabileceğiniz Cunda yaz aylarında popülerliğini hiç yitirmeyen yerlerden bir tanesi, belki de en sevileni. Rahmi Koç Müzesi, Sevim-Necdet Kent Kitaplığı ve Ayvalık Taksiyarhis Kilisesi Anıt Müzesi gezilecek yerler arasında. Ayrıca Ayvalık sokaklarından yukarılara yürüdükçe eski evlerle, rengarenk sokaklarla, hiç ummadığınız güzellikte detaylarla karşılaşabilirsiniz. Cunda ve Ayvalık sahilinin leziz balıkçıları, kurabiyeleriyle meşhur Cunda Karadeniz Pastanesi, bir Cunda klasiği olan Taş Kahve, Şeytanın Kahvesi, Ayvalık Macaron Muhallebicisi ve tam bir meyhane keyfi yaşatan Tamam Meyhane de yeme-içme listenizde olması gereken mekânlar arasında. Alışveriş için Atölye Patika ve Moyy Atölye’yi denemeden geçmeyin. Cavlıhane 1885 Ayvalık ve Mola Cunda bu bölgenin konaklama için en çok tercih edilen yerleri, demedi demeyin.




Ne tadalım ǀ RESTORAN
Bu ismi aklınızda bulundurun: Telazzüz! Telezzüz, Osmanlıca kökenli bir kelime ve Türkçede “hoş lezzetli, zevk veren tatlar” anlamı taşıyor. Vegan lezzetler sunan, Kuzguncuk’taki Telezzüz sade, doğal ve duyarlı bir yaklaşımla bitki odaklı mutfağı yeniden şekillendiriyor. Yemek kültürü açısından oldukça zengin olan ülkemizde, vegan seçenekler de azımsanmayacak kadar çok. Her ne kadar vegan restoranların sayısı son dönemde artmış olsa da fine-dining vegan restoran Türkiye’de bir ilk. Ömer Koç’un sahibi olduğu işletmenin duvarlarını yine Ömer Koç’un zengin koleksiyonundan bazı tablolar süslüyor. Burası yalnızca yemekleriyle değil, mimari tasarımı, sanat eserleri ve konumuyla da misafirlerine gastronomik bir doyum yaşatmayı hedefliyor. Telezzüz’ün mutfak ekibi, ödüllü ve yaratıcı şef Bahtiyar Büyükduman liderliğinde, vegan ve vejetaryen geleneklerden ilham alarak modern bir yaklaşımla hazırlanan özel tarifler sunuyor. Denemeye değer.




Ne okuyalım ǀ KİTAP
Mutsuz olmak için milyonlarca sebep bulabilirsiniz: Ekonomi, ülkenin hali, küresel ısınma, gelecek kaygısı, iyi dönerin artık çok zor bulunması… Ama gülmek için çok sağlam bir sebep var. Hayattayız. Ve arabesk rap’çiler öyle düşünmese de hayat güzel ve yaşamaya değer! Bu kitap belki de sizin küçük çaplı ve hesaplı terapiniz. Kaybettiğinizi düşündüğünüz, oysa kanepe minderinin arasına kaymış neşeniz. Aklıma gelenlere kendi kendime güleceğime, dedim anlatayım da hep beraber gülelim. O zaman anlatıyorum… Böyle diyor Gülse Birsel yeni çıkan Beni Gözünüzde Büyütmeyin adlı kitabında. Doğan Kitap’tan yayınlanan ve ilk baskısı -tam 50.000 adet- birkaç gün içinde, hızla tükenen kitabın yeni baskıları yolda. Tam bir yaz kitabı olacağa benziyor. Plajlarda, sahillerde, tatil beldelerinde herkesin elinde göreceğimiz türden, iç açıcı bir kitap.